Sosyal Ağlarda Biz
English French German Spain Italian Dutch Russian Portuguese Japanese Korean Arabic Chinese Simplified

++Sitene Ekle

1 Haziran 2015 Pazartesi

HADİSLERİN İŞARET ETTİĞİ ALAMETLER

HADİSLERİN İŞARET ETTİĞİ ALAMETLER




    Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav), kıyametten önce gerçekleşecek olan alametleri bundan 1400 yıl öncesinde hadis-i şeriflerinde detaylı olarak tarif etmiştir. 

     Buna göre; savaşlar, anarşi, fakirlik, cinsel dejenerasyon artacak; doğal afetler sıklaşacak; insanlar güzel ahlaktan uzaklaşacak; sahte peygamberler ortaya çıkacaktır. Tüm bunların ardından, Allah Hz. Mehdi’yi vesile kılarak İslam ahlakını bütün dünyaya hakim edecektir.

     Peygamberimiz (sav)’in hadislerinde yer alan bu bilgilerin gerçekliğini bize gösteren en önemli delil, bu olayların vakti geldiğinde tam tarif edildiği şekilde ve birbiri ardına gerçekleşmiş olmasıdır. Hadislerde bildirilen çok sayıda alamet, 1979’dan 2006’ya kadar yaşanan -dünya tarihine oranla- kısa bir zaman dilimi içinde "birbiri ardınca" gerçekleşmiştir.

Afganistan’ın Rusya tarafından işgali (1979)

     “Talikan"a (Afganistan"a) yazık oldu. Şüphesiz Allah Teala"nın orada altın ve gümüş olmayan hazineleri vardır. Orada Allah"ı hakkıyla bilen insanlar vardır. Onlar ahir zaman Mehdi"sinin yardımcılarıdır.” (Kitab-ül Burhan Fi Alameti-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 59)

     Hadiste Afganistan"ın ahir zamanda işgal edileceğine işaret vardır. Gerçekten de Rusların Afganistan"ı işgali olan 1979 yılı Hicri 1400 yılına, diğer bir ifadeyle Hicri 14. yüzyılın başlangıcına denk gelmektedir. Ayrıca bu rivayette Afganistan"ın maddi zenginliklerine dikkat çekilmektedir. Bugün Afganistan"da çeşitli sebeplerle işletilmeye açılmamış büyük petrol yatakları, demir havzaları ve kömür madenleri tespit edilmiştir.

Dördüncü Sulh (Arap-İsrail Barışı) (1979)

     “Sizinle insanlar (bir nüshada Rumlar deniyor) arasında dört sulh olacak, dördüncü sulh, Heraklius ehlinden bir adam vasıtası ile olur ve bu yedi sene devam eder..."
(Kıyamet Alametleri, Osman Çataklı, 299/8)
Hadiste Hz. İsa ile birlikte yeryüzünde bulunacak olan Hz. Mehdi"nin alametlerinden biri haber verilmiştir. Bu alamete göre Müslümanlarla Müslüman olmayanlar arasında 4. kez bir barış anlaşması yapılacak, bu anlaşma 7 yıl sürecektir. İslam aleminden birçok kimsenin kanaati, hadiste geçen "4. Sulh"un, 1979"da ABD-İsrail ve Mısır arasında Amerika"da Camp David"de yapılan anlaşma olduğudur. (En doğrusunu Allah bilir.)

Kabe’de Kan Akıtılması (1979)

     “Onun çıkacağı yıl, insanlar hacca, başlarında bir emir bulunmadan gidecekler... Hep birlikte Beyt-i Şerif"i tavaf edecekler, sonra Mina"ya indiklerinde birbirine saldıracak, hacılar soyulacak, kanlar Akabe Cemresinin üzerine akacak.” (Kıyamet Alametleri, s. 168-169)
     “İnsanlar başlarında bir imam bulunmaksızın hac ederler. Mina"ya indiklerinde büyük savaşlar olur. Öyle ki ayaklar kan gölü içinde kalır.” (Kitab-ül Burhan Fi Alameti-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 35)
     Hadislerde "onun çıkacağı yıl" cümlesi kullanılarak, Mehdi"nin çıkış tarihinde Hac sırasında meydana gelecek bir katliama dikkat çekilmektedir. 1979 yılında, Hac sırasında gerçekleşen Kabe baskınında aynen böyle bir katliam yaşanmıştır. Çok ilginçtir ki bu kanlı Kabe baskını da ahir zamanın başlangıcının ve Mehdi"nin çıkışının diğer alametlerinin gerçekleştiği dönemin tam başında yani Hicri 1400 yılının ilk gününde, 1 Muharrem 1400 (21 Kasım 1979) tarihinde meydana gelmiştir.
Yine hadis-i şerifte kanların akacağından bahsedilerek öldürme olayına dikkat çekilmiştir. Baskın sırasında Suudi askerleri ile saldırgan militanlar arasında meydana gelen çarpışmada 30 kişinin öldürülmesi, bu rivayetin kalan kısmını da doğrulamıştır.

İran-Irak Savaşı (1980)

     Şevval ayında ayaklanma Zilkade"de harb konuşmaları, Zilhicce"de ise harb vaki olacak.” (Kıyamet Alametleri, Berzenci, s. 166)
     Hadiste belirtilen Şevval, Zilkade ve Zilhicce ayları İran-Irak savaşının gelişim aşamalarıyla aynı tarihlere denk gelmektedir: İran Şahı"na karşı olan ilk ayaklanma, bilindiği gibi, hadiste belirtilen 5 Şevval 1398 (8 Eylül 1976)"de olmuştur. Hicri 1400 Zilhicce (1980 Ekim) ayında İran-Irak arasındaki savaş tam anlamıyla başlamıştır.

Depremlerin Çoğalması

     “Şu hadiseler meydana gelmedikçe kıyamet kopmayacaktır… depremler çoğalacak…” (Ramuz-El Ehadis, 476/11)
“Kıyametten önce iki büyük hadise vardır… ve sonra da zelzeleli yıllar.” (Ramuz-El Ehadis, 187/2)

     Son birkaç yıl içinde meydana gelen büyük ve sürekli depremler, dünya kamuoyunun gündeminde devamlı olarak ilk sıralarda yer almaktadır. Amerikan Ulusal Deprem Enformasyon Merkezi verilerine bakılırsa 1999 yılında, yeryüzünde 20.832 deprem meydana gelmiştir. Bu depremlerde yaklaşık olarak 22.000 insan hayatını kaybetmiştir.
(Afganistan ve Endonezya depremlerinde ölen yaklaşık 500 bin kişi bu istatistiklere dahil edilmemiştir)

     Amerikan Ulusal Deprem Enformasyon Merkezi tarafından yapılan ölçümlere göre;
1556 yılı ile 1975 yılı arasındaki 400 yıllık dönemde meydana gelen deprem sayısı: 110 iken (5.0"dan büyük) 1980 yılı ile 2003 yılı arasındaki 23 yıllık dönemde meydana gelen deprem sayısı 1685 olmuştur. (6.5"dan büyük) Bir başka deyişle, 400 yılda kayıtlara geçen deprem sayısı 110 iken, Hz. Mehdi"nin çıkış alametlerine işaret eden 23 yıllık dönemde 1685 deprem yaşanmıştır.

Mısır Meliğinin Öldürülmesi (1981)

     “Ondan önce Şam ve Mısır melikleri öldürülecektir...” (El-Kavlu"l Muhtasar Fi Alamet-il Mehdiyy-il Muntazar, s. 49)

     Mısır"ın yakın tarihi incelendiğinde hadiste de belirtildiği gibi, bir "meliğin" öldürüldüğü görülmektedir: 1970 yılında Mısır"ın başına geçen ve 11 yıl iktidarda kalan Enver Sedat.
Enver Sedat 1981 yılında bir resmi geçit sırasında muhalifleri tarafından düzenlenen bir suikast sonucunda hayatını yitirmiştir.

Ramazan Ayında Güneş ve Ay Tutulmaları (1981-1982)

     “Mehdi için 2 alamet vardır ki... Bunun birincisi, Ramazan"ın birinci gecesi Ay"ın; ikincisi de, Ramazan"ın ortasında Güneş"in tutulmasıdır.”
(El-Kavlu"l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 47)

     “... Güneş"in oruç ayının ortasında, Ay"ın ise sonunda tutulması...”
(Kitab-ül Burhan Fi Alameti-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 37)
     “Ramazan"da iki defa tutulma olacaktır...”
(El-Kavlu"l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 49-53)

     Hadislerde dikkati çeken en önemli nokta Ramazan Ayı"nın ortasında hem Güneş tutulmasının, hem de bir ay içinde "Ay"ın ve "Güneş"in iki kere tutulmasının gerçekte çok düşük bir ihtimal olduğudur. Bu, belli döneme denk gelmesi olasılığı açısından normal şartlarda gerçekleşmeyecek bir durumdur.
     Eğer bu hadislerde tarif edilen olaylar dikkatle incelenirse, rivayetler arasında çeşitli farklılıklar olduğu göze çarpar. Böyle bir durumda yapılacak en doğru şey, aynı olaya bakan farklı rivayetlerin ittifak ettikleri ortak yönleri tespit etmek olacaktır. Buna göre, hadis rivayetlerinin toplamından çıkan ortak sonuçlar şunlardır:

1. Ramazan ayında Ay ve Güneş tutulmaları olacaktır.
2. Bu tutulmalar ortalama 14-15 gün arayla olacaktır.
3. Bu tutulmalar iki kere tekrarlanacaktır.

     Bu tespitlere uygun olarak, 1981 yılında (Hicri-1401"de) Ramazan Ayı"nın 15. günü Ay, 29. günü de Güneş tutulmuştur.
     Yine "ikinci olarak", 1982 yılında (Hicri-1402"de) Ramazan Ayının 14. günü Ay, 28. günü de Güneş tutulmuştur.
     Ayrıca bu hadisede "Ay"ın Ramazan"ın tam ortasında DOLUNAY halinde tutulması ve dikkatleri çekecek bir alamet olarak belirmesi de son derece anlamlıdır.

     Bu olayların Hz. Mehdi"nin diğer çıkış alametleriyle aynı dönemde meydana gelmesi ve Hicri 14. yüzyıl başlarında, üst üste iki yıl (1401-1402) mucizevi bir tarzda tekrarlanması rivayetlerin işaretinin bu olaylar olabileceğini kuvvetlendirmektedir.

Şam Meliğinin Öldürülmesi (1982)

     “Ondan önce Şam ve Mısır melikleri öldürülecektir...”
(El-Kavlu"l Muhtasar Fi Alamet-il Mehdiyy-il Muntazar, s. 49)
Şam kelimesi, yalnızca Suriye"deki Şam şehri için kullanılmaz. Şam Arapçada kelime anlamı olarak "sol" anlamına gelir ve eskiden beri Hicaz bölgesinin (Mekke ve Medine şehirlerinin bulunduğu bölge) sol tarafında kalan ülkeleri ifade eder. Şam bölgesi yöneticilerinden de suikaste uğrayan çok sayıda kişi olmuştur.

Kuyruklu Yıldızın Doğması (1986)

     “Mehdi"nin çıkışından evvel, (her tarafı) aydınlatan kuyruklu bir yıldız doğacaktır.” (Kıyamet Alametleri, s. 200)

     “O gelmeden önce, doğudan ışık veren bir kuyruklu yıldız görünecektir.” (El-Kavlu"l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 53)

     “O yıldızın doğması, Güneş ve Ay tutulmasından sonra olacaktır.”
(Kitab-ül Burhan Fi Alameti-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 32)

     Hadislerde belirtildiği gibi:
1986 yılında (Hicri 1406"da) yani 14. yüzyıl başlarında "Halley" kuyruklu yıldızı Dünyamızın yakınından geçmiştir. Bu kuyruklu yıldız parlak, ışıklı bir yıldızdır.
Hareket yönü doğudan batıya doğrudur.
1981 ve 1982 (1401-1402) yıllarında meydana gelen Ay ve Güneş tutulmaları olayından sonra ortaya çıkmıştır.
     Bu yıldızın doğuşunun da diğer alametler ile aynı zamanda meydana gelmesi, Halley kuyruklu yıldızının hadiste işaret edilen yıldız olduğunu doğrular niteliktedir.

Tozlu Dumanlı Bir Fitne (2001)

     “Tozlu dumanlı, karanlık bir fitne görülecek,
bunu diğerleri takip edecek...” (Kitab-ül Burhan fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 26)
Bu hadiste ise, Hz. Mehdi"nin çıkışından önce, tozlu ve dumanlı, karanlık bir fitnenin görüleceğinden söz edilmektedir. Fitne, "insanın akıl ve kalbini doğrudan doğruya hak ve hakikatten saptıracak şey, savaş, azdırma, karışıklık, ihtilaf, kavga" gibi anlamlara gelen bir kelimedir. Hadiste bu fitnenin ardında toz ve duman bırakacağı belirtilir. Ayrıca bu fitnenin "karanlık" olarak nitelendirilmesi, nereden geldiği belli olmayan, umulmadık bir olay olduğuna işaret kabul edilebilir. Bu açılardan bakıldığında söz konusu hadisin, 11 Eylül 2001 tarihinde Amerika Birleşik Devletleri"nin New York ve Washington şehirlerinde meydana gelen, dünya tarihinin en büyük terör olayı olarak nitelendirilen saldırıya işaret etmesi muhtemeldir. Televizyon ekranlarında ve gazetelerde de şahit olunduğu gibi, bu iki büyük terör olayının ardından büyük bir toz bulutu ve duman çevreyi sarıp kuşatmıştır. Patlamalar sonucunda çöken binalar ise, daha büyük bir toz bulutunun oluşmasına neden olmuş, hatta çevredeki insanların üzerleri tamamen bu tozla kaplanmıştır. Bu olay, hadiste haber verilen ve Hz. Mehdi"nin çıkışının bir alameti olarak bildirilen "tozlu dumanlı, karanlık fitne" olabilir.


Peygamberimiz ( S.A.V.)’nin Kıyamet alametleri ve Ahir zaman ile ilgili hadislerinde bildirilenlerden bazıları:

• Kıyametin hemen yakınında anarşi ve kargaşa günleri vardır.
• Dünya hercü merc içinde kaldığında, fitneler zuhur ettiğinde, yollar kesildiğinde, bazıları bazılarına hücum ettiğinde..
• Allah apaçık inkar edilmedikçe Kıyamet kopmaz.
• Büyük şehirler dün sanki yokmuş gibi helak olur.
• Açlık ve hayat pahalılığı alabildiğine yayılacak.
• Erkekler erkeklerle, kadınlar kadınlarla yetindiklerinde.. kıyamet yaklaşmış olacaktır.
• Kıyamet yaklaşınca.. kadınla yolun ortasında cinsel münasebette bulunacak kadar haya ortadan kalkar.
• Cinayetler artmadıkça.. kıyamet kopmaz.
• Fırat nehri altın bir dağ üzerinden açılmadıkça kıyamet kopmayacaktır.
• Fırat nehri’nin suyu çekilerek altın hazinesini açıklaması zamanı yaklaşıyor. Her kim, o zaman orada bulunursa o hazineden bir şey almasın.
• Dünyanın harap olmuş yerlerinin imarı, imar edilmiş yerlerin tahribi kıyametin şart ve alametlerindendir.
• Mehdi için 2 alamet vardır.. Bunların birincisi, Ramazan’ın birinci gecesi Ay’ın ikincisi de ortasında Güneş’in tutulmasıdır.
• Mehdi’nin çıkmasından önce Ramazan içinde Güneş iki defa tutulacaktır.
• Ramazan’da iki defa Ay tutulması olacaktır.
• O gelmeden önce, doğudan ışık veren bir kuyruklu yıldız görülecektir.
• O yıldızın doğması, Güneş ve Ay tutulmasından sonra olacaktır.
• Şark tarafından bir kuyruklu yıldız doğup aydınlık verecektir. Onun her günkü irtifi ( geçiş yönü ) meşrıktan mağribedir( doğudan batıya doğrudur ) .
• İnsanlar başlarında bir imam bulunmaksızın hac ederler. Mina’ya indiklerinde etrafları, köpeklerin sarışı gibi sarılıp, kabilelerin birbirine girmesi ile büyük savaşlar olur. Öyle ki ayaklar ka gölü içinde kalır.
• O ( Mehdi ) , Güneş’ten bir alamet belirinceye kadar gelmeyecektir.
• Tozlu dumanlı, karanlık bir fitne görülecek, bunu diğerleri takip edecek..
• O’ndan önce Şam ve Mısır melikleri öldürülecektir.
• Şam ehli, Mısırlı kabileleri esir alacaklardır.
• Şu hadiseler meydana gelmedikçe kıyamet kopmayacaktır.. depremler çoğalacak..
• Kıyametten önce iki büyük hadise vardır.. ve sonra da zelzeleli yıllar.
• Yüksek yüksek binalar inşa edilmedikçe.. kıyamet kopmaz.
• Şu hadiseler meydana gelmedikçe kıyamet kopmayacaktır..Yüksek binalar yapmada insanlar birbiri ile yarışacak.
• Şu hadiseler meydana gelmedikçe kıyamet kopmayacaktır.. Zaman kısalacak ve vasıtalarla mesafeler kısalacak.
• Zaman kısalıp sene ay, ay hafta, hafta gün, gün saat, saat de ateş tutuşturacak kadar az bir zaman olmadıkça kıyamet kopmaz.
• Kişiye kamçısının ucu konuşmadıkça … kıyamet kopmaz.
• Kişiye kendi sesi konuşmadıkça… kıyamet kopmaz.
• O günün alameti: Semadan ( gökyüzünden ) bir el uzanacak ve insanlar ona bakacak ve göreceklerdir.
• O günün alameti semada ( gökyüzünde ) uzatılmış ve insanların kendisine bakıp durduğu bir eldir.
• İnsanlar bir ölçek buğday ektiklerinde karşılığında yedi yüz ölçek bulacaklar.. İnsan birkaç avuç tohum atacak, 700 avuç hasat edecektir… Çok yağmur yağmasına rağmen bir damlası bile boşa gitmeyecek.
• Onun zamanında… ömürler uzayacaktır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder



/*-----3 sütun değil 4 sütun istiyorum diyenlere-----*/

HADİSLERİN İŞARET ETTİĞİ ALAMETLER

HADİSLERİN İŞARET ETTİĞİ ALAMETLER




    Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav), kıyametten önce gerçekleşecek olan alametleri bundan 1400 yıl öncesinde hadis-i şeriflerinde detaylı olarak tarif etmiştir. 

     Buna göre; savaşlar, anarşi, fakirlik, cinsel dejenerasyon artacak; doğal afetler sıklaşacak; insanlar güzel ahlaktan uzaklaşacak; sahte peygamberler ortaya çıkacaktır. Tüm bunların ardından, Allah Hz. Mehdi’yi vesile kılarak İslam ahlakını bütün dünyaya hakim edecektir.

     Peygamberimiz (sav)’in hadislerinde yer alan bu bilgilerin gerçekliğini bize gösteren en önemli delil, bu olayların vakti geldiğinde tam tarif edildiği şekilde ve birbiri ardına gerçekleşmiş olmasıdır. Hadislerde bildirilen çok sayıda alamet, 1979’dan 2006’ya kadar yaşanan -dünya tarihine oranla- kısa bir zaman dilimi içinde "birbiri ardınca" gerçekleşmiştir.

Afganistan’ın Rusya tarafından işgali (1979)

     “Talikan"a (Afganistan"a) yazık oldu. Şüphesiz Allah Teala"nın orada altın ve gümüş olmayan hazineleri vardır. Orada Allah"ı hakkıyla bilen insanlar vardır. Onlar ahir zaman Mehdi"sinin yardımcılarıdır.” (Kitab-ül Burhan Fi Alameti-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 59)

     Hadiste Afganistan"ın ahir zamanda işgal edileceğine işaret vardır. Gerçekten de Rusların Afganistan"ı işgali olan 1979 yılı Hicri 1400 yılına, diğer bir ifadeyle Hicri 14. yüzyılın başlangıcına denk gelmektedir. Ayrıca bu rivayette Afganistan"ın maddi zenginliklerine dikkat çekilmektedir. Bugün Afganistan"da çeşitli sebeplerle işletilmeye açılmamış büyük petrol yatakları, demir havzaları ve kömür madenleri tespit edilmiştir.

Dördüncü Sulh (Arap-İsrail Barışı) (1979)

     “Sizinle insanlar (bir nüshada Rumlar deniyor) arasında dört sulh olacak, dördüncü sulh, Heraklius ehlinden bir adam vasıtası ile olur ve bu yedi sene devam eder..."
(Kıyamet Alametleri, Osman Çataklı, 299/8)
Hadiste Hz. İsa ile birlikte yeryüzünde bulunacak olan Hz. Mehdi"nin alametlerinden biri haber verilmiştir. Bu alamete göre Müslümanlarla Müslüman olmayanlar arasında 4. kez bir barış anlaşması yapılacak, bu anlaşma 7 yıl sürecektir. İslam aleminden birçok kimsenin kanaati, hadiste geçen "4. Sulh"un, 1979"da ABD-İsrail ve Mısır arasında Amerika"da Camp David"de yapılan anlaşma olduğudur. (En doğrusunu Allah bilir.)

Kabe’de Kan Akıtılması (1979)

     “Onun çıkacağı yıl, insanlar hacca, başlarında bir emir bulunmadan gidecekler... Hep birlikte Beyt-i Şerif"i tavaf edecekler, sonra Mina"ya indiklerinde birbirine saldıracak, hacılar soyulacak, kanlar Akabe Cemresinin üzerine akacak.” (Kıyamet Alametleri, s. 168-169)
     “İnsanlar başlarında bir imam bulunmaksızın hac ederler. Mina"ya indiklerinde büyük savaşlar olur. Öyle ki ayaklar kan gölü içinde kalır.” (Kitab-ül Burhan Fi Alameti-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 35)
     Hadislerde "onun çıkacağı yıl" cümlesi kullanılarak, Mehdi"nin çıkış tarihinde Hac sırasında meydana gelecek bir katliama dikkat çekilmektedir. 1979 yılında, Hac sırasında gerçekleşen Kabe baskınında aynen böyle bir katliam yaşanmıştır. Çok ilginçtir ki bu kanlı Kabe baskını da ahir zamanın başlangıcının ve Mehdi"nin çıkışının diğer alametlerinin gerçekleştiği dönemin tam başında yani Hicri 1400 yılının ilk gününde, 1 Muharrem 1400 (21 Kasım 1979) tarihinde meydana gelmiştir.
Yine hadis-i şerifte kanların akacağından bahsedilerek öldürme olayına dikkat çekilmiştir. Baskın sırasında Suudi askerleri ile saldırgan militanlar arasında meydana gelen çarpışmada 30 kişinin öldürülmesi, bu rivayetin kalan kısmını da doğrulamıştır.

İran-Irak Savaşı (1980)

     Şevval ayında ayaklanma Zilkade"de harb konuşmaları, Zilhicce"de ise harb vaki olacak.” (Kıyamet Alametleri, Berzenci, s. 166)
     Hadiste belirtilen Şevval, Zilkade ve Zilhicce ayları İran-Irak savaşının gelişim aşamalarıyla aynı tarihlere denk gelmektedir: İran Şahı"na karşı olan ilk ayaklanma, bilindiği gibi, hadiste belirtilen 5 Şevval 1398 (8 Eylül 1976)"de olmuştur. Hicri 1400 Zilhicce (1980 Ekim) ayında İran-Irak arasındaki savaş tam anlamıyla başlamıştır.

Depremlerin Çoğalması

     “Şu hadiseler meydana gelmedikçe kıyamet kopmayacaktır… depremler çoğalacak…” (Ramuz-El Ehadis, 476/11)
“Kıyametten önce iki büyük hadise vardır… ve sonra da zelzeleli yıllar.” (Ramuz-El Ehadis, 187/2)

     Son birkaç yıl içinde meydana gelen büyük ve sürekli depremler, dünya kamuoyunun gündeminde devamlı olarak ilk sıralarda yer almaktadır. Amerikan Ulusal Deprem Enformasyon Merkezi verilerine bakılırsa 1999 yılında, yeryüzünde 20.832 deprem meydana gelmiştir. Bu depremlerde yaklaşık olarak 22.000 insan hayatını kaybetmiştir.
(Afganistan ve Endonezya depremlerinde ölen yaklaşık 500 bin kişi bu istatistiklere dahil edilmemiştir)

     Amerikan Ulusal Deprem Enformasyon Merkezi tarafından yapılan ölçümlere göre;
1556 yılı ile 1975 yılı arasındaki 400 yıllık dönemde meydana gelen deprem sayısı: 110 iken (5.0"dan büyük) 1980 yılı ile 2003 yılı arasındaki 23 yıllık dönemde meydana gelen deprem sayısı 1685 olmuştur. (6.5"dan büyük) Bir başka deyişle, 400 yılda kayıtlara geçen deprem sayısı 110 iken, Hz. Mehdi"nin çıkış alametlerine işaret eden 23 yıllık dönemde 1685 deprem yaşanmıştır.

Mısır Meliğinin Öldürülmesi (1981)

     “Ondan önce Şam ve Mısır melikleri öldürülecektir...” (El-Kavlu"l Muhtasar Fi Alamet-il Mehdiyy-il Muntazar, s. 49)

     Mısır"ın yakın tarihi incelendiğinde hadiste de belirtildiği gibi, bir "meliğin" öldürüldüğü görülmektedir: 1970 yılında Mısır"ın başına geçen ve 11 yıl iktidarda kalan Enver Sedat.
Enver Sedat 1981 yılında bir resmi geçit sırasında muhalifleri tarafından düzenlenen bir suikast sonucunda hayatını yitirmiştir.

Ramazan Ayında Güneş ve Ay Tutulmaları (1981-1982)

     “Mehdi için 2 alamet vardır ki... Bunun birincisi, Ramazan"ın birinci gecesi Ay"ın; ikincisi de, Ramazan"ın ortasında Güneş"in tutulmasıdır.”
(El-Kavlu"l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 47)

     “... Güneş"in oruç ayının ortasında, Ay"ın ise sonunda tutulması...”
(Kitab-ül Burhan Fi Alameti-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 37)
     “Ramazan"da iki defa tutulma olacaktır...”
(El-Kavlu"l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 49-53)

     Hadislerde dikkati çeken en önemli nokta Ramazan Ayı"nın ortasında hem Güneş tutulmasının, hem de bir ay içinde "Ay"ın ve "Güneş"in iki kere tutulmasının gerçekte çok düşük bir ihtimal olduğudur. Bu, belli döneme denk gelmesi olasılığı açısından normal şartlarda gerçekleşmeyecek bir durumdur.
     Eğer bu hadislerde tarif edilen olaylar dikkatle incelenirse, rivayetler arasında çeşitli farklılıklar olduğu göze çarpar. Böyle bir durumda yapılacak en doğru şey, aynı olaya bakan farklı rivayetlerin ittifak ettikleri ortak yönleri tespit etmek olacaktır. Buna göre, hadis rivayetlerinin toplamından çıkan ortak sonuçlar şunlardır:

1. Ramazan ayında Ay ve Güneş tutulmaları olacaktır.
2. Bu tutulmalar ortalama 14-15 gün arayla olacaktır.
3. Bu tutulmalar iki kere tekrarlanacaktır.

     Bu tespitlere uygun olarak, 1981 yılında (Hicri-1401"de) Ramazan Ayı"nın 15. günü Ay, 29. günü de Güneş tutulmuştur.
     Yine "ikinci olarak", 1982 yılında (Hicri-1402"de) Ramazan Ayının 14. günü Ay, 28. günü de Güneş tutulmuştur.
     Ayrıca bu hadisede "Ay"ın Ramazan"ın tam ortasında DOLUNAY halinde tutulması ve dikkatleri çekecek bir alamet olarak belirmesi de son derece anlamlıdır.

     Bu olayların Hz. Mehdi"nin diğer çıkış alametleriyle aynı dönemde meydana gelmesi ve Hicri 14. yüzyıl başlarında, üst üste iki yıl (1401-1402) mucizevi bir tarzda tekrarlanması rivayetlerin işaretinin bu olaylar olabileceğini kuvvetlendirmektedir.

Şam Meliğinin Öldürülmesi (1982)

     “Ondan önce Şam ve Mısır melikleri öldürülecektir...”
(El-Kavlu"l Muhtasar Fi Alamet-il Mehdiyy-il Muntazar, s. 49)
Şam kelimesi, yalnızca Suriye"deki Şam şehri için kullanılmaz. Şam Arapçada kelime anlamı olarak "sol" anlamına gelir ve eskiden beri Hicaz bölgesinin (Mekke ve Medine şehirlerinin bulunduğu bölge) sol tarafında kalan ülkeleri ifade eder. Şam bölgesi yöneticilerinden de suikaste uğrayan çok sayıda kişi olmuştur.

Kuyruklu Yıldızın Doğması (1986)

     “Mehdi"nin çıkışından evvel, (her tarafı) aydınlatan kuyruklu bir yıldız doğacaktır.” (Kıyamet Alametleri, s. 200)

     “O gelmeden önce, doğudan ışık veren bir kuyruklu yıldız görünecektir.” (El-Kavlu"l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 53)

     “O yıldızın doğması, Güneş ve Ay tutulmasından sonra olacaktır.”
(Kitab-ül Burhan Fi Alameti-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 32)

     Hadislerde belirtildiği gibi:
1986 yılında (Hicri 1406"da) yani 14. yüzyıl başlarında "Halley" kuyruklu yıldızı Dünyamızın yakınından geçmiştir. Bu kuyruklu yıldız parlak, ışıklı bir yıldızdır.
Hareket yönü doğudan batıya doğrudur.
1981 ve 1982 (1401-1402) yıllarında meydana gelen Ay ve Güneş tutulmaları olayından sonra ortaya çıkmıştır.
     Bu yıldızın doğuşunun da diğer alametler ile aynı zamanda meydana gelmesi, Halley kuyruklu yıldızının hadiste işaret edilen yıldız olduğunu doğrular niteliktedir.

Tozlu Dumanlı Bir Fitne (2001)

     “Tozlu dumanlı, karanlık bir fitne görülecek,
bunu diğerleri takip edecek...” (Kitab-ül Burhan fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 26)
Bu hadiste ise, Hz. Mehdi"nin çıkışından önce, tozlu ve dumanlı, karanlık bir fitnenin görüleceğinden söz edilmektedir. Fitne, "insanın akıl ve kalbini doğrudan doğruya hak ve hakikatten saptıracak şey, savaş, azdırma, karışıklık, ihtilaf, kavga" gibi anlamlara gelen bir kelimedir. Hadiste bu fitnenin ardında toz ve duman bırakacağı belirtilir. Ayrıca bu fitnenin "karanlık" olarak nitelendirilmesi, nereden geldiği belli olmayan, umulmadık bir olay olduğuna işaret kabul edilebilir. Bu açılardan bakıldığında söz konusu hadisin, 11 Eylül 2001 tarihinde Amerika Birleşik Devletleri"nin New York ve Washington şehirlerinde meydana gelen, dünya tarihinin en büyük terör olayı olarak nitelendirilen saldırıya işaret etmesi muhtemeldir. Televizyon ekranlarında ve gazetelerde de şahit olunduğu gibi, bu iki büyük terör olayının ardından büyük bir toz bulutu ve duman çevreyi sarıp kuşatmıştır. Patlamalar sonucunda çöken binalar ise, daha büyük bir toz bulutunun oluşmasına neden olmuş, hatta çevredeki insanların üzerleri tamamen bu tozla kaplanmıştır. Bu olay, hadiste haber verilen ve Hz. Mehdi"nin çıkışının bir alameti olarak bildirilen "tozlu dumanlı, karanlık fitne" olabilir.


Peygamberimiz ( S.A.V.)’nin Kıyamet alametleri ve Ahir zaman ile ilgili hadislerinde bildirilenlerden bazıları:

• Kıyametin hemen yakınında anarşi ve kargaşa günleri vardır.
• Dünya hercü merc içinde kaldığında, fitneler zuhur ettiğinde, yollar kesildiğinde, bazıları bazılarına hücum ettiğinde..
• Allah apaçık inkar edilmedikçe Kıyamet kopmaz.
• Büyük şehirler dün sanki yokmuş gibi helak olur.
• Açlık ve hayat pahalılığı alabildiğine yayılacak.
• Erkekler erkeklerle, kadınlar kadınlarla yetindiklerinde.. kıyamet yaklaşmış olacaktır.
• Kıyamet yaklaşınca.. kadınla yolun ortasında cinsel münasebette bulunacak kadar haya ortadan kalkar.
• Cinayetler artmadıkça.. kıyamet kopmaz.
• Fırat nehri altın bir dağ üzerinden açılmadıkça kıyamet kopmayacaktır.
• Fırat nehri’nin suyu çekilerek altın hazinesini açıklaması zamanı yaklaşıyor. Her kim, o zaman orada bulunursa o hazineden bir şey almasın.
• Dünyanın harap olmuş yerlerinin imarı, imar edilmiş yerlerin tahribi kıyametin şart ve alametlerindendir.
• Mehdi için 2 alamet vardır.. Bunların birincisi, Ramazan’ın birinci gecesi Ay’ın ikincisi de ortasında Güneş’in tutulmasıdır.
• Mehdi’nin çıkmasından önce Ramazan içinde Güneş iki defa tutulacaktır.
• Ramazan’da iki defa Ay tutulması olacaktır.
• O gelmeden önce, doğudan ışık veren bir kuyruklu yıldız görülecektir.
• O yıldızın doğması, Güneş ve Ay tutulmasından sonra olacaktır.
• Şark tarafından bir kuyruklu yıldız doğup aydınlık verecektir. Onun her günkü irtifi ( geçiş yönü ) meşrıktan mağribedir( doğudan batıya doğrudur ) .
• İnsanlar başlarında bir imam bulunmaksızın hac ederler. Mina’ya indiklerinde etrafları, köpeklerin sarışı gibi sarılıp, kabilelerin birbirine girmesi ile büyük savaşlar olur. Öyle ki ayaklar ka gölü içinde kalır.
• O ( Mehdi ) , Güneş’ten bir alamet belirinceye kadar gelmeyecektir.
• Tozlu dumanlı, karanlık bir fitne görülecek, bunu diğerleri takip edecek..
• O’ndan önce Şam ve Mısır melikleri öldürülecektir.
• Şam ehli, Mısırlı kabileleri esir alacaklardır.
• Şu hadiseler meydana gelmedikçe kıyamet kopmayacaktır.. depremler çoğalacak..
• Kıyametten önce iki büyük hadise vardır.. ve sonra da zelzeleli yıllar.
• Yüksek yüksek binalar inşa edilmedikçe.. kıyamet kopmaz.
• Şu hadiseler meydana gelmedikçe kıyamet kopmayacaktır..Yüksek binalar yapmada insanlar birbiri ile yarışacak.
• Şu hadiseler meydana gelmedikçe kıyamet kopmayacaktır.. Zaman kısalacak ve vasıtalarla mesafeler kısalacak.
• Zaman kısalıp sene ay, ay hafta, hafta gün, gün saat, saat de ateş tutuşturacak kadar az bir zaman olmadıkça kıyamet kopmaz.
• Kişiye kamçısının ucu konuşmadıkça … kıyamet kopmaz.
• Kişiye kendi sesi konuşmadıkça… kıyamet kopmaz.
• O günün alameti: Semadan ( gökyüzünden ) bir el uzanacak ve insanlar ona bakacak ve göreceklerdir.
• O günün alameti semada ( gökyüzünde ) uzatılmış ve insanların kendisine bakıp durduğu bir eldir.
• İnsanlar bir ölçek buğday ektiklerinde karşılığında yedi yüz ölçek bulacaklar.. İnsan birkaç avuç tohum atacak, 700 avuç hasat edecektir… Çok yağmur yağmasına rağmen bir damlası bile boşa gitmeyecek.
• Onun zamanında… ömürler uzayacaktır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

/* -----Bitiş-----*/