Sosyal Ağlarda Biz
English French German Spain Italian Dutch Russian Portuguese Japanese Korean Arabic Chinese Simplified

++Sitene Ekle

3 Haziran 2015 Çarşamba

Kedi ŞEYTAN(cin) Bastet...


Kedi ŞEYTAN(cin) Bastet...


Tarihte kedileri en çok yüceltenler Mısırlılar olmuş. Firavunlar döneminde kediye 
tekme vuranlar ağır cezalara çarptırılmışlar. Kedi öldürenler ise idam edilmişler. 
Tanrıça katına yükselen kediler bile var eski Mısır'da...






Öykülere, efsanelere konu olmuş; tanrılık katına çıkartılmış bir varlık kedi. Hz. 
Muhammed bile hırkasının üzerinde kendinden geçmiş mışıl mışıl uyuyan kediyi 
rahatsız etmemek için hırkasının bir ucunu kesmeyi yeğlemiş.


Kedi eski Mısırlar için kutsal bir hayvan. Nil vadisinin eski insanları kediyi neşe ve 
müziğin, güzel şarkıların, kıvrak dansların temsilcisi kedi kafalı tanrıça Bastet'le 
özdeşleştirmişler... Eski Mısır'daki hemen her evde kedi beslenmiş. İnanışa göre, bu 
güzel yaratık miyavladıkça evlerin içi tanrıçanın insanlara hediyesi sayılan neşeyle 
dolarmış. Kedileri tekmeleyip kovalayan kedi düşmanları eski Mısır'da dünyaya 
gelmediklerine şükretmeliler... Zira, eski Mısır'da kediye vuran, tekmeleyen, kötü 
davrananlar en ağır şekilde cezalandırılmışlar.. Hele hele kedi öldürenler!.. Onların 
cezası da idammış. Tarihi kaynaklara çok ilginç anlatılar var. İsa'dan sonraki 
devirlerde Romalılar'ın Mısır'a egemen oldukları sıralarda, İskenderiye sokaklarında 
dolaşan iki Romalı askerin önlerine çıkan, uğursuz saydıkları kara bir kediyi 
öldürmeleri üzerine, bütün bir mahalle halkı, Romalı askerleri linç edip, cesetlerini 
paramparça etmişler.




Mısır mitolojisine göre Bastet, tanrılar tanrısı Ra'nın kızıdır.. Ne olmuş, nasıl olmuş 
bilinmez; bu güzel kız bir gün babasına kazarak, Mısır'ın güneyindeki Nubia çölünde 
inzivaya çekilerek korkunç bir aslana dönüşmüş. Gel zaman, git zaman Ra kızını 
affedip, Mısır'a geri çağırmış. Bunun üzerine aslan görüntülü Bastet, Assuan 
yakınlarındaki Philae adasının kıyılarında Nil sularına giderek yıkanmış ve hemen 
orada sevimli bir kediye dönüşerek, üzerine bindiği bir kayıkla Mısır'ın kuzeyindeki 
Bubastis'e kadar gelip, bu bölgede tanrısal yaşamını devam ettirmeye başlamış. 
Gözleri yaşlı, kırgın ve kızgın kız; neşe dağıtan, uysal, sevimli yaratığın simgelendiği 
güzel bir tanrıça olup çıkıvermiş..




Gene eski Mısır tarihinde kedinin kutsallığını en güzel şekilde yücelten 
anekdotlardan biri de, İÖ 525 yılında, Mısır'ın kuzeyindeki Peluz bölgesine ait. Pers 
Kralı II. Kambis askerleriyle Mısır'ın kapılarına dayandığında, Peluz'da bekleyen 
Mısır ordularının çetin direnişi ile karşılaşmış. Ancak, kurnaz Pers kralı Kambis 
Mısırlılar'ın hassasiyetini göz önüne alarak, civar köylerde, kentlerde ne kadar kedi 
varsa askerlerine toplattırıp bunları birer kalkan olarak kullanmış. Bu durum 
karşısında da Mısırlılar, tanrıça Bastet'in temsilcisi kedilere zarar gelmesin diye 
silahlarını bırakarak teslim olmuşlar.. Böylece, Mısır tarihinde Pers krallarının hüküm 
sürdüğü yirmi yedinci hanedanlık dönemi başlamış..


Dünyanın beşinci büyük kenti Kahire'nin 32 km güneybatısında yer alan, İÖ 2000 
yıllarına tarihlendirilen antik Mısır'ın ilk piramidi basamaklı piramidin bulunduğu 
Sakkarah'taki nekropoller arasında bir de kediler nekropolü bulunuyor... 
Arkeozoologlar için eşsiz bir laboratuvar. Geçen yüzyıldan beri burada yapılan 
kazılarda gün ışığına çıkartılan kedi mumyalarının büyük bir kısmı Kahire müzesinin 
depolarında korunduğu gibi; bir o kadarı da Paris'te Louvres, İngiltere'de British 
Museum, Amerika'da Metropolitan Museum ve İtalya'daki Torino müzesi gibi 
müzelerini süslüyor.. Eski Mısırlılar, inanışa göre öteki âlemdeki yaşamda tekrar 
beraber olabilmek için kutsallaştırmış oldukları sevgili kedilerini mumyalamışlar. 
Çok güzel bir örnek de, İstanbul Arkeoloji müzesinde bulunuyor. Mısır'da, geçen 
yüzyıldan beri Sakkarah'tan başka birçok kedi mezarlığı ortaya çıkartılmış. 
Aralarında bronzdan, ahşaptan, granitten yapılmış olanları var. Eski Mısırlılar, 
ülkelerinin dört bir yanından kilometrelerce yol katederek, kedi tanrıça Bastet'in 
Bubastis'teki tapınağına gelip kendilerine farz olan hac ziyaretlerini yerine 
getirirlermiş.





Kedinin gizemli bakışları, gözlerindeki çekicilik, antik Mısır'da bu hayvana verilen 
kutsal değerin en önemli nedenlerinden. Evinizde kedi besliyorsanız onu 
kızdırmayın!. Kedi tanrıçayı kızdırıp gazabına gelebilirsiniz.. Şaka bir yana, eski 
Mısır dilinde kedinin adı "Myeou" imiş. Herhalde, miyavlama kelimesi de oradan 
geliyor.

Pan (Keçi Ayaklı)-(Şeytan hakkında bir hikaye)



Mitolojiden alıntı(Şeytan hakkında bir hikaye)

Pan (Keçi Ayaklı)

Pan

Yunan mitolojisinde Pan (???),
Hermes'in Arkadya'lı bir periden (Penelopeia, Sose veya Thymbris) doğma oğlu
olup çobanların, sürülerin, avcılığın, dağlık ve tenha arazilerin, pastoral
müziğin tanrısıdır. Belden aşağısı keçi biçimindedir, ayrıca keçi gibi
boynuzları ve kuyruğu vardır. Kulakları sivri ve uzun, burnu ise küçük ve
sürekli etrafını koklar gibi kalkıktır. Şarap tanrısı Dionysos'un
eşlikçilerinden biri olarak bahar, doğurganlık ve bereketle yakından ilgili bir
tanrıdır. Mitolojide perileri kovalayıp durması ve ıssız, bakir arazilerde
dolaşanların karşısına birden çıkıp onları ürkütmesi ile meşhurdur.
"Panik", yol açtığı bu ürkü nedeniyle, Pan'ın adından türemiş bir
kelimedir. Mitolojide Pan'ın aşık olup kovaladığı perilerin en ünlüleri, kamışa
dönüşen Syrinx, köknara/çama dönüşen Pitys ve dağların yankısına dönüşen
Ekho'dur. Memleketi Arkadya olan Pan'ın sembolü, mitolojiye göre mucidi
sayıldığı pan flüt, kutsal hayvanları keçi ve kaplumbağa, kutsal bitkileri ise
köknar, çam ve su kamışıdır. Roma mitolojisinde Pan'un karşılığı, yine kendisi
gibi keçi biçimli bir kır tanrısı olan Faunus veya Inuus'tur.



Pan ve Şeytan


Pan ve Şeytan

Kimilerine göre Pan, Hrıstiyanlıktan sonra şeytanlaştırılmış, demonize edilmiştir. Fakat bu teoriye dair elde ikna edici kanıtlar bulunmadığı gibi, Orta Çağ boyunca yapılmış şeytan tasvirlerinin keçiyle fazlaca bir benzerliği de yoktur. Orta Çağda şeytan, genellikle boynuzlu, kanatlı, pençe gibi sivri tırnaklarla betimlenmiştir. Bu durumda, Pan ile şeytan arasında doğrudan bir bağlantı kurmak yerine, şeytanın keçi ile olan bağlantısını araştırmak daha yerinde olabilir. İngiliz antropoloğu Margaret Murray, "Batı Avrupa'da Cadı İnanışı" (The Witch-Cult in Western Europe, 1921) adlı kitabında "şeytanın, boynuzları arasında bir mumla gezen, büyük bir kara keçi" kılığında dolaştığına inanıldığını yazıyor. Nitekim İspanyol ressam Goya'nın ünlü "Cadılar Günü" (1821-23) tablosunda böyle bir figür resmedilmiştir. Bir de Eliphas Lévi'nin 1854 tarihli Baphomet çizimi var. Hrıstiyanlıktan sonra (hem de çok sonra) şeytanlaştırılmış olanın Pan değil de keçi olması bana daha muhtemel görünüyor. Bunun kaynağının da Orta Doğu'ya uzandığı açıktır sanırım. Örneğin, "günah keçisi" deyiminin nereden geldiğine bir bakalım: "Eski Ahit'deki Kefaret Günü ayinlerinde Yahudi kavminin günahlarını simgesel olarak bir erkek keçiye yüklenirdi. Bu keçi kurayla seçilir ve Azazel adlı kötü ruhu yatıştırmak için Yahudi kavmini günahlarından arındırmak üzere Kudüs dışında bir uçurumdan aşağya atılırdı" (Türkçe Wikipedia'nın "Günah keçisi" maddesi). Azazel veya Azazil'in şeytanın isimlerinden biri olduğunu zaten biliyorsunuzdur. Herodot, Eski Mısır'daki Mendes (Cedit, Djedet) şehrinde keçi biçiminde tasvir edilen bir tanrıya (Banebdjedet) tapınıldığını naklediyor. Goya'nın tablosu ile birlikte, şeytanın keçi şeklinde tasvirini popülerleştiren imaj, Lévi'nin Baphomet'si idi ki bu çizim Tarot kartlarındaki şeytan çiziminden ve Banebdjedet'den esinlenilmiştir.

Pan, Batı Avrupa'da, 18. ve 19. yüzyıl romantizm akımı içinde önemli bir figür haline gelmiştir. Peter Pan, ismiyle Pan'a gönderme yapar; Pan ayrıca ünlü "The piper at the gates of dawn" (Şafağın geçitlerindeki kavalcı) hikayesinin esin kaynağıdır.


Denver Havaalanı'ndan bir heykel Bu sefer Heykelimiz Mısır Tanrısı Anubis'tir


Denver Havaalanı'ndan bir heykel Bu sefer Heykelimiz Mısır Tanrısı Anubis'tir





Büyük Güçlü Şeytanlar ve Görevleri

Büyük Güçlü Şeytanlar ve Görevleri


Görmedin mi, biz gerçekten şeytanları, kafirlerin üzerine gönderdik, onları tahrik edip kışkırtıyorlar. (19/83)


Andolsun Allah'a, senden önceki ümmetlere de (elçiler) gönderdik, fakat şeytan onlara yapıp ettiklerini süslü göstermiştir; bugün de onların velisi odur ve onlar için acı bir azab vardır. (16/63)


Kimine hidayet verdi, kimi de sapıklığı haketti. Çünkü bunlar, Allah'ı bırakıp şeytanları veli edinmişlerdi. Ve gerçekten onları doğru yolda saymaktadırlar. (7/30)

İman edenlerle karşılaştıkları zaman: "İman ettik" derler. Şeytanlarıyla başbaşa kaldıklarında ise, derler ki: "Şüphesiz, sizinle beraberiz. Biz (onlarla) yalnızca alay ediyoruz." (2/14)

Andolsun, Biz en yakın olan göğü (dünya göğünü) kandillerle süsleyip-donattık ve bunları, şeytanlar için taşlama-birimleri (rücum) kıldık. Onlar için çılgınca yanan ateşin azabını hazırladık. (67/5)


Kim Rahman'ın zikrini görmezlikten gelirse, biz bir şeytana onun ‘üzerini kabukla bağlattırırız'; artık bu, onun bir yakın dostudur. Gerçekten bunlar (bu şeytanlar), onları yoldan alıkoyarlar; onlar ise, kendilerinin gerçekten hidayette olduklarını sanırlar. Sonunda bize geldiği zaman, der ki: "Keşke benimle senin aranda iki doğu (doğu ile batı) uzaklığı olsaydı. Meğer ne kötü yakın-dost(muşsun sen)." (Bu söylenmeleriniz,) Bugün size kesin olarak bir yarar sağlamaz. Çünkü zulmettiniz. Şüphesiz azabta da ortaksınız. (43/36-39)


Şüphesiz biz dünya göğünü ‘çekici bir süsle', yıldızlarla süsleyip-donattık. Ve itaatten çıkmış her azgın şeytandan koruduk; Ki onlar, Mele'i A'la'ya kulak verip dinleyemezler, her yandan kovulup atılırlar; Uzaklaştırılırlar. Onlara kesintisiz bir azab vardır. Ancak (sözü hırsızlama) çalıp-kapan olursa, artık onu da delip geçen ‘yakıcı bir alev' izler (ve yok eder). (37/6-10)


"Onu ve kavmini, Allah'ı bırakıp da güneşe secde etmektelerken buldum, şeytan onlara yaptıklarını süslemiştir, böylece onları (doğru) yoldan alıkoymuştur; bundan dolayı onlar hidayet bulmuyorlar." (27/24)








I, pet goat II


I, pet goat II













HZ MEHDİ VE FİRAVUN SOYU

HZ MEHDİ VE FİRAVUN SOYU










































































EVANGELİSTLERİN SON HEDEFİ TÜRKİYE OLACAK!


EVANGELİSTLERİN SON HEDEFİ TÜRKİYE OLACAK!

Kurtoğlu programda, yeni bir dünya düzeninden bahseden küresel güçlerin son fethedecekleri ülkenin Türkiye olacağını vurguladı. Kurtoğlu " Yeni dünya düzeninde son fethedilecek ülkenin adı Edom'dur. Hepimizin kanını donduracak şey şudur. Edom bin yıldır yaşadığımız topraklar, vatanımız yani Anadolu'dur" dedi…
Kurtoğlu Peki, kim bu adamlar? Amaçları ne? Nasıl bir dünya dizayn etmek istiyorlar? Küresel güçlerin başında hangi siyasi aktörler rol alıyor sorusuna da dikkat çekici yanıtlar verdi. 
Koskoca bir ülkenin politikasını işte bu gizli güçlerin belirlediğini vurgulayan Doç. Dr. Kurtoğlu, "Neden Türkiye? Çünkü Tanrının yürüdüğü topraklar olarak nitelendirdikleri yer Anadolu'dur" dedi. Ayrıca Kurtoğlu, İlk bilinen Evangelist'in ABD Başkanı Jimmy Carter olduğunu, ardından Ronald Reagan, George W. Bush'un da birer evangelist olduğunu söyledi. Kurtoğlu, yaklaşık 315 milyon ABD nüfusunun 144 milyonunu bunlar oluşturuyor diye konuştu.



EVANGELİSTLERE GÖRE DÜNYADA HER 4 İNSANDAN BİRİ ÖLECEK!"Bunlara göre Hz. İsa iki defa değil üç defa gelecek, ilk olarak bunlar bulutların üzerine yükselecekler; vur patlasın çal oynasın yapacaklar. Aşağıdaki her 4 insandan üçü ölecek.
Öncelikle ilk kurban biz Müslümanlar olacak sonra Budistler, Japonlar ve Çinliler olacak. ABD' deki 144 milyonun dışındakilerin de şansı yok tabii"
Ayrıca, Ramazan Kağan Kurtoğlu televizyon ve sinema sektörünün de tek dünya devleti kurmayı tasarlayanlar tarafından yönlendirildiğini savundu…
"Hollywood, tamamen İsrail'in ve Yahudilerin kontrolü altındadır. Devasa yapım şirketleri var. CIA'in merkezi orada. Başkanlığın merkezi orası, NSA( National Security Agency)'nın merkezi orasıdır. Sinema ve televizyon inanılmaz bir silahtır. Evangelistler diyor ki "Hz. İsa'nın elinde Hollywood olsaydı başka hiçbir şeye ihtiyaç duymazdı." . İşte bunlar böyle sizin algı eşiğinizle oynuyorlar. İnsanlarımız 20 yıl önceyle şimdiyi kıyaslarlarsa aradaki değişimi göreceklerdir. Matrix filmi tam manasıyla bir Mesih filmidir. Gençler filmleri izlerken görüntülere değil ne söylediğine, gizli amaçlarına bakmalılar.

TÜRKİYE'DEKİ EVANGELİSTLERİ SÖYLERSEM 7.5 ŞİDDETİNDE DEPREM OLUR!Kurtoğlu, Dünya politikalarına yön veren, finans ve medyaya hâkim güçler, Türkiye'de kimlerle işbirliği yapıyor? Sorusuna da "Elbette birçok isim var ama isim vermemiz Türkiye'de 7.5 şiddetinde depreme neden olur. Tüm dünyayı ahtapot gibi sardıkları gibi Türkiye'de de uzantıları elbette var. Amaçlarını gerçekleştirmek için İslam'ı peygambersiz hale getirmek istiyorlar. Bizim üzerimizde üç tane oyun oynuyorlar; birincisi dinimiz. Kardeşi kardeşe düşürüyorlar. Yani Müslümanları bölün bölebildiğiniz kadar. Böl parçala yönet" diye konuştu…


HAARP ve dünyadaki diğer şeytan vericileri

HAARP ve dünyadaki diğer şeytan vericileri

DÜNYADAKİ ŞEYTAN VERİCİLERİNDEN BAZILARI 
---------------------------------
1) Mu Radar – 1 megawatt facility in Japan (34°51'14.80"N 136° 6'19.45"E).

2) Arecibo Observatory – 2 megawatt facility in Puerto Rico (18°20'38.97"N 66°45'9.77"W)
.

3) HIPAS – 70 megawatt facility east of Fairbanks, Alaska (64°52'21.18"N 146°50'18.78"W).

4) Sura – 190 megawatt facility in central Russia (56° 7'10.32"N 46° 2'4.41"E).

5) EISCAT – 1 gigawatt facility in Tromsø, Northern Norway (69°35'1.06"N 19°12'57.11"E).

6) HAARP - Yer: 1 gigawatt -Gacona, Alaska Askeri Üssü
Koordinatlar:
. 62 derece 23.5 dakika Kuzey
. 145 derece 8.8 dakika Bati


Projeyi yürüten: ABD Deniz Kuvvetleri 









------------------------------------
Bu vericiler

1- İKLİM MANİPÜLASYONLARINDA
-------------------------------------
Bu istasyonlar İKLİMLERİ BELİRLEYEBİLMEK İÇİN İyonosferde yoğun enerji oluşturarak bulut ve rüzgar sirkülasyonlarını etkileyerek yönlerini tayin etmede... ve böylece KURAKLIK -SEL BASKINLARI gibi olayları istenilen noktada gerçekleştirme amacındadır

2-Deprem oluşturmada
---------------------------
Bazı noktalarda enerji transferi yapılarak tektonik kayalardaki potansiyel enerjiyi açığa çıkartmak suretiyle depremlerin oluşmasına sebep olmak .

3 - BEYİN MANİPÜLASYONLARI
--------------------------------
ELF (Çok düşük yoğunluklu radyo sinyali ) adı verilen çok düşük yoğunluklu sinyaller vasıtasıyla beyinde etkiler meydana getirmek .

Profesör Delgado bu tür bir deneyi boğalar üzerinde denemiş ve uzaktan kumandayla hızla koşan bir boğayı durdurmuştur .

ELF yayınları huzursuzluk-korku -güvensizlik -duygu bozulmaları ....endişe gibi duyguların oluşmasında doğrudan etki edecek yayınlar yapmak amacını taşıyor

BUna en güzelk örnek IRAK savaşı sırasında helikopterlerle yapılan yayınlardan sonra SADDAMIN Askerlerinin savaşmadan teslim olması gösteriliyor .



www.facebook.com/ottomanm2d

İşArEt--2012--

İşArEt--2012--


biz 21 Aralık ta kıyamet kopacak demiyoruz...
böyle bir dezenformasyonu hazırlayanların amacının aslında birçok şeytani ritüel planlıyor oluşunu açıklıyoruz...:

bunların salgın hastalık
deprem
ve nükleer patlama üzerine çalıştıklarını belirtiyoruz...

Türkiye nin birçok noktası bu sene suni bulutlarla 2 hafta güneş görmedi...
dolunay etkilerini tam alamadı ...

sürekli spreyleme ve havada bir sis tabakası oluşumu...

aynı zamanda yıldız etkilerini de azaltmak isteiğinden kaynaklanıyor...

türkiye anahtar ülke
Gazze olayında
birden çok şeytani yapıyı sorgulayan tek ülke...

birden çok hedefe 12 den atış yapan ülke...

nette 2 senede illüminati ve blue beam videolarına boğan ülke...

bu kadar açık görüş hiçbir ülkede yok
bu kadar hakikate açık bir gönül hiçbir millete yok

ecdadımızın islama yapmış olduğu hizmetler neticesinde
bu topraklarda dünyaya gelenler

önemli görevler alacak

hala bunun işaretlerini göremiyorsanız ...
kendimizi sorgulamalıyız...

şeytanoğlu bu işaretleri görüyor
ve biliyor ki

onu bitirecek olan

hakkı dünyaya hakim kılacak enerji burada...

ve bu enerji yavaş yavaş bir şeyleri değiştirmeye başladı bile ...

----------------------------

Görene görünür işaret
Ve göklerden bir izdir rengarenk
ol günün şafağında
sular tatlı
ekmekler lezzetli
ve tekbirler sarar ol kainatı
Vallahu Allahu ekber
duyulur arşı alada nidası !

----------------------------





21 aRalık pLanı
----------------------






Şeytanoğlunun 21 Aralık için bir olay düzenledikleri ve bunun kıyamet senaryosunyla gizlemeye için çalıştıklarını biliyoruz...

Her türlü salgın +deprem ve nükleer patlama için çalışıyorlar
 ...

21 Aralıkta CERN i de tam kapasite kullanıp ...boyut kapısı için mücadele de ediyorlar...kökü BİNLERCE yıl evvel dayanan planlanmış bir şeytani RİTÜEL ...

Bunun yapmalarının sebebi 21 Aralıktan itibaren müslümanlarda göksel etkiler çok olumluya dönüyor inşaAllah...

Çabaları biraz da bunu engelleme çalışiması , her ne yaparlarsa yapsınlar bunda muvaffak olamayacaklar...

Ve Hak son kez dünyaya hakim olacak inşaAllah ...

Bir iddiaya göre C E R N o gün tam kapasite çalıştırılacak !

--------------------------------------------------
14 TRİLYON ELEKTRON VOLT
--------------------------------------------------

LHC, 16 Aralık’ta durdurulacak ve hızlandırıcı magnetler (mıktanıs) güçlendirildikten sonra her bir hüzme 7 trilyon elektron volta (TeV) çıkarılarak toplam enerji miktarı 14 TeV’e ulaşacak. Bu enerji düzeyinde ‘süper simetrik’ parçacıkların görülmesi bekleniyor.”

http://ottomanm2d.blogspot.com.tr/2012/11/isaret-2012.html

HAARP PROGRAMININ AMACI

HAARP PROGRAMININ AMACI 


HAARP askeri ve sivil her iki amaca da yönelik olarak iletişim ve gözlem sistemlerini zenginleştirmekte kullanmak ve anlaşılabilir hale getirmek için özellikle üstünde durulan iyonosferin (yeryüzünden havanın 80 km yüksek kısmı )davranış ve özelliklerinin anlaşılması için çalışılan bilimsel bir çalışmadır.

HAARP programı ,dünya çapında iyonosfer tabakası hakkında araştırma olanaklarının geliştirilmesi olmakla birlikte;

(The Ionospherıc Research Instument-IRI),(HF) yüksek frekans düzeyinde yüksek güçlü bir aktarıcıyı işletme olanağıdır.IRI,İyonosferin belirli bir bölgesinin bilimsel bir çalışma amacıyla geçici olarak uyarılmasıdır. 

Bilimsel ve tanısal gözlem yapabilecek olan bilim takımı,uyarılan bölgede ortaya çıkacak olan fiziksel gelişmeleri cihazları ile gözlemleyeceklerdir.
İşte Alaska-Gakona Bölgesinde kurulmuş 
Haarp Gözlem ve Araştırma Tesisi.

Tesisin yüksek enerji üreten yer altı tirübünleri ve bacaları.Kubbeye elektrik veren bağlantı düzenekleri.


HAARP’ın resmi kaynaklardaki amaçları:

1-Atmosferdeki termonükleer araçları kontrol edecek elektromanyetik vuruşları gerçekleştirmek.
2-Denizaltılar ile haberleşmeyi kolaylaştırmak. Bu haberleşme ELF(Extremely Low Frequency) ve VLF(Very Low Frequency) dediğimiz 30Hz-30KHz civarında çalışmaktadır. ELF nin yan etkileri bilindiğinden mevcut ELF vericileri ile HAARP vericileri değiştirilmek istenmektedir.
3-Radar sistemlerini geliştirmek.
4-Çok geniş bir alanda ABD ordusunun haberleşmesini sağlamak.
5-Cray ve EMass süperbilgisayarlarının yardımı ile yer altının tomografik haritasını çıkarabilmek.
6-Petrol, doğalgaz ve mineral yataklarını tespit etmek.
7-Cruise füzesine benzer alçak irtifadan uçan füze ve hava araçlarını havada imha etmek.


Teknik Bilgiler

Haarp İyonosferik Araştırma Olanağı, özellikle kuzey kutup dairesi yüksek atmosfer tabakasını araştırma işlemidir.İşlem iki temel parçadan oluşur:

Yüksek güçte bir aktarıcı ve antenin (HF) yüksek frekans düzeyinde işletilmesidir.Aktarıcı (Tranmitter),dikdörtgen düzlem dizilişinde ayarlanmış çaprazlama ikiz kutuplu 180 antenlik bir sisteme 3.6.milyon Wat’a kadar yükleme yapabilmektedir.

Bilimsel cihazların yaygın kullanım amacı,aktarma sisteminin araştırma esnasında kullanımında üretilen etkisinin şafak iyonosferin arka planının gözlenmesidir.Bu cihazların verileri gerçek zamanda dünya çapında internet ortamında da izlenebilmektedir.

İyonosferik araştırmalar sırasında aktarıcılarca üretilen sinyaller,işletim sistemine bağlı olarak birkaç on km.lik çapta,birkaç yüz metrelik kalınlıktan 100 ile 350 km arasında bulunan alıcı anten düzlemlerine yukarı doğru yöneltilerek aktarılır.

İyonosferdeki HF yüksek frekans sinyalinin yoğunluğu iyonosferin her cm2 ne 3 mikrowattan küçük olup,güneşin gönderdiği ve dünyamıza ulaşan elektromanyetik radyasyondan on binlerce kez ,iyonosferi yaratan güneşin doğal kızılötesi (UV) enerjisinden de yüzlerce kez daha azdır.

HAARP vasıtasına yerleştirilmiş çok hassas bilimsel cihazlarca üretilen küçücük etkiler dahi gözlenebilmektedir ve bu gözlemler,güneş-toprak arası etkileşiminde işlemin içinde oluşan yeni plazmaların dinamikleri hakkında yeni bilgiler sağlayabilmektedirler.


İYONOSFERİN ÖNEMİ

İyonosfer bilindiği gibi telsiz dalgalarını yansıtma özelliği keşfedildiğinden bu yana haberleşme alanında kullanılmaktadır.Yeryüzünden 35 km ile 500 km arasında bir yüksekliği içermektedir.Amerika’nın Sesi ve BBC gibi uluslar arası yayın yapan kuruluşlar yıllardır bu hava katmanını kullanmaktadırlar.

Güneş patlamalarının ve güneşten gelen ultraviyole (kızılötesi) ışınlar ile radyasyon bu katmanda bulunan gazları iyon adı verilen küçük parçacıklara ayırmakta,katmanı oluşturan gazları elementlerine ayırmakta,bazı elementleri de nötr veya yüksüz hale getirirken atomların elektronlarını da boşa çıkartmaktadır.Bu işlem gece ve gündüz olarak değişim göstermektedir.Gerek iyonosfer kullanılarak gerekse uydu sistemleri kullanılarak yapılan haberleşme,gözlem gibi faaliyetlerde güneşin,yukarıda sayılan tesirleri olumsuz,engelleyici etkiler yarattığı bilinmektedir.



Haarp projesi kapsamında geliştirilmiş sistemler de iyonosferin bu özelliklerinin araştırılarak bu katmandan daha elverişli şekilde yararlanma olanağını arttırmak ve kullanım düzeyini mükemmele çıkartmak olarak yorumlanmaktadır.

Bu Haarp sistemini anladığımız kadarı ile açıklamaya çalışırsak, yerdeki tesiste bulunan bir aktarıcı antenle havaya radyo dalgaları veya elektrik verilmekte,iyonosfer tabakasından geri yansıyan bu enerji yeryüzünde bulunan bir alıcı anten tarafından emilerek iletişimin kesintisiz sürdürülmesi sağlanmaktadır.Radyo,Tv,askeri haberleşme böylece kesintisiz olarak devam etmektedir.
İşte İyonosfer tabakasına enerji -dalga gönderen ve alan anten-radar sistemleri.Sağ alt köşe de de Sistemin çalışma prensibi resmedilmiş.

HAARP İDDİALARI GERÇEK Mİ?

İlk önce böyle bir kurum ve kuruluşların olduğu bir gerçektir.İşte Listesi,HAARP Sitesinden;1-Puerto Rico, the Arecibo yakını Observatory-HIPAS (Amerika'ya ait)
2-Alaska Fairbank yakını Gakona ( " " )
3-European Incoherent Scatter Radar site (EISCAT) (Norveç-Tromso )
4-Jicamarca, Peru;
5-Moscova yakınları, Rusya
6-Nizhny Novgorod ("SURA") "
7-Apatity, "
8-Kharkov yakınları, Ukrayna
9-Duşanbe, Tacikistan.


Bu sitenin yazılarının yukarıdaki kısımlarını tercüme ederek bir fikir çıkarmaya çalıştım.Ancak iddia edildiği gibi bu HAARP araçlarının depremler,kasırgalar,tufanlar yaratmada kullanılabildiğine dair bir şey bulamadım.Yalnız İyonosfer tabakasının tahrik edilmesi,iyonlaşmanın hızlandırılması gibi etkileri de dil bilginiz kadarı ile okuyup anlayabilirsiniz.Bu tesis iddia edildiği gibi HF yüksek Frekans ve ELF çok düşük frekansları üretmektedir.

Bu konuda yazılıp çizilenlerin çoğu açıkça “iddia”dan başka bir şey değildir.

Ama,Olur mu olur.Bunu iddia edip savunacak kadar bir bilgiye sahip olmasam da bu iddialar da bu kuruluşun sitesinde hiç kaale de alınmamıştır.



Aksine tesislerinin resimlerini de internet ortamında insanlıkla paylaşmaktadırlar.

Şimdi HAARP karşıtı açıklamalara bakalım ve teorileri destekleyen olayları inceleyelim.
1-İklimleri değiştirebilir.
2-Kutupları eritebilir veya yerinden oynatabilir.
3-Ozon tabakası ile oynayabilir.
4-Deprem yaratabilir.
5-Okyanus dalgalarını kontrol edebilir.
6-Dünyanın enerji kuşakları ile oynayarak insan biyolojisini ve beynini etkileyebilir.
7-Radyasyon yaymadan termonükleer patlama oluşturabilir.

Yalnız bir soru da sorulursa ne olur.?

Uydu teknolojisi bu kadar gelişmişken iyonosfer tabakasını sürekli inceleyip gözlemlemek için Alaska’nın Gakona bölgesinde İyonosfer Araştırma ve Gözlem evinde bilmem ne kadar insanı medeniyetten mahrum bırakacak şekilde çalışmalarına değecek artı değer nerededir?

İşte Haarp Rasathanesinin kontrol ve Gözlem odası.



Sadece Amerika’nın Sesi ve İngiliz BBC ile dünya etrafında durmadan gezen ABD askeri güçlerinin anında kesintisiz iletişimin sürdürülmesi için de bu kadar masrafa gerek yoktur elbette.Dediğim gibi uydu teknolojisi var ne de olsa.

Burada yalnız haberleşme amaçlı değil gökyüzünü,güneşin tacının ve diğer gök olaylarının da gözlemlenmesi de işin diğer yönüdür.Öyle yazmaktadırlar.

Ama bunlar içinde uzayda bir alay uydu,teleskop vs zaten vardır.

Ayrıca bu tesisin kurulması için Amerika'da bu kadar üniversite ve askeri kurumun personel,kaynak,teknoloji ve bilgi ortaya koyduklarını da eklersek iddialar abartı olmaktan çıkacaktır.Buyurunuz,Üniversiteler;
the University of Alaska, Stanford University, Cornell University, University of Massachusetts, UCLA, MIT, Dartmouth University, Clemson University, Penn State University, University of Tulsa, University of Maryland, SRI International, Northwest Research Associates, Inc., and Geospace, Inc.
Şimdi de Asekri kurumlar;
Air Force (Air Force Research Laboratory-Hava Kuvvetleri Laboratuvarı), the Navy (Office of Naval Research and Naval Research Laboratory-Deniz Kuvvetleri Lab.), ve the Defense Advanced Research Projects Agency (Savunma ve ileri teknoloji projeleri araştırma ajansı).


Birkaç yıl önce Amerika’da ard arda 7-8 kez meydana gelen kasırgaların ardından Amerika Çin mallarının ülkeye girişine izin verdi.Arkasından Çinde depremler ve kasırgalar can almaya başladı.Üstelik bu kasırga ve depremler ne hikmetse Çin ile ilişkileri iyi olan güney pasifik ülkeleri Myanmar,Pakistan,Vietnam ve diğerlerinde meydana gelmiştir.

Tesis iddia edildiği gibi yüksek frekansta enve voltajda elektrik akımını İyonosfer tabakasına göndermektedir.Umarım barışçıl amaçlardan başka bir amaçla kullanılmaz.Atom silahlarından çok bunu tercih edenler de çok olabilir.

Şöyle bir itirafı da bir çok Amerikan ve Japon yaygın medya sitelerinde okuduktan sonra yazma gereği duydum.Amacım kimseyi tahrik etmek değil sadece bilgilendirmek ve insanlığa karşı insanlık borcumu ödeme isteğimdendir.Yoksa yüzlerce belge sayılabilecek iddialar var.Sayan da var zaten.İşte o itiraf;


Ve çok önemli bir yetkiliden açık itiraf;
"Bazılarının; elektromanyetik dalgalar yolu ile iklimleri değiştirme, depremler yaratabilme , volkanları harekete geçirebilme yeteneğine sahip silahlar geliştirdiğini biliyoruz.” 
ABD Savunma Bakanı William Cohen; 1997, Georgia Üniversitesi
"Terörizm, Kitle İmha Silahları, Kitlesel İmha ve ABD Stratejisi" üzerine konferansta.

Takdir artık okuyanındır.

Makalenin çevirisi Keykubat'a aittir.

İsteyen bu linkten siteye ulaşabilir.İngilizcedir."http://www.haarp.alaska.edu/haarp/images/hpimage.jpg"

HAARP ve Depremler


 HAARP ve Depremler





Önceki konuda HAARP'a değinmiştim. Bu kartlardan birinde bir alet tarafından deprem oluşturulmasını görüyoruz. Bunun HAARP olduğundan şüphesi olan var mı? Diğer kartta da Felaket! Bu kart bir bölgeyi yok etmek için kullanılır.  yazıyor.














Ley Hatları-Siyonizmin Enerji Oyunları ve Planları

Ley Hatları-Siyonizmin Enerji Oyunları ve Planları



       Bir kaç zamandır yazamadım iş yoğunluğundan..Bu aralar meşhur enerji hikayeleri,21 Aralık hikayeleri,foton kuşakları muhabbetleri iyice konuşulur oldu..Bu tarz konularla ilgili olan ve gerçekliği bir nevi tek olan "Ley Hatları" ile ilgili yazacağım bugün..

                      Ley Hatlarını gösteren harita işte budur,birbirleriyle kesiştikleri noktalar ise dünyanın enerji merkezleridir..
             

      Kısaca Ley Hatlarının kesişme yerleri denilen bölgeler,dünya arazisi üzerinde belirlenen dünyaya ait en büyük enerjilerin ortaya çıktığı yerlerdir..Bir bakımdan yeryüzünün enerji cennetleridir ve dünyadaki enerjinin kaynak noktalarıdır..Bilimsel çalışmalarda uzun yıllar öncesinde bu yerler belirlenmiştir..Dünyamızın manyetik hatlarının bu noktalar olduğu biliniir..Gel gelelim anlatacağım konu ise,bu noktaların yıllar boyu sanki tesadüf gibi kötü enerjiye çevrilmeye çalışılmasıdır..
      İnsanlık ve yeryüzü kurulduğundan beri tanrının tek şartı,yaratılanları sınama altında tutmasıdır..Bütün ilahi kitaplarda şuanki yaşadığınız hayatın bir sınamadan ibaret olduğundan ve dünyevi hiç birşeyin sizi bozmasına izin vermemesinden sıklıkla bahseder..Dünyevi şeyler için üç kitaptada onlarca uyarı vardır ki,insan düşünür neden dünya yaşantısı için bu kadar uyarı ve telkin vardır diye..Bunun nedeni dünyaya kibri bulaştırıp Havva'ya elmayı ısırtan ve "ben ateşten yaratıldım çamurdan yaratılan varlıklar önünde eğilmem" diyerek tanrının kurduğu insanlığa ve tanrıya karşı gelen şeytanın seni ele geçirmeye çalışmasından korumak için yazılmış olmalarıdır..Şeytan insanı yolundan çıkarmak için insanlığın ilk gününden itibaren tüm çabasıyla çalışmaktadır..Buna inanan ve şeytanı tanrı bilip onun yolunda kurulduğuna inandıkları Paganizm kökenli ve Kabbalah öğretisini pusula alan bir din için yüzyıllardır savaşım halindedir..Tüm kitaplarda kıyamete yakın bir kötülükler sinsilesinden bahsedilir..Ama ne olduğu tam olarak belli değildir..Bir çok insan büyük bir savaşa,başka bir grup afetlere,başka acınası bir grup ise uzaylıların saldırısına falan inanmaktadır..Dünyada sınanma denilen olay şeytan ile tanrı arasında yapacağın seçimdir..Şeytan dünya üzerinde seni zevke boğacak birçok şeyi önüne sereceğini taahüt eder..Tanrı ise sana hep ahir zamandan bahseder..Bunlar çok derin konulardır ama küçük bir giriş yapmak gerekirdi asıl anlatacağım durum için..

        Şeytanın yolunda olan,şeytanı tanrı görüp yüzyıllardır ona sığınan siyonist aileler, çok eski zamanlardaki firavunlar zamanından bu yana dünya ile uğraşır..Ley hatları dünyaya enerji verir dedik ama dünyadaki bu ley hatlarının üzerine neler kurulduğunu gördüğünüzde çok şaşıracaksınızdır.Çünkü inandıkları yeni seküler düzende düşündükleri yeni dini inanç için uğraşan siyonizm yanlıları bu hatlardaki enerjiyi nasıl ve neden kullanmaları gerektiğini çok öncesinde öğrenmişlerdir..Tek tek anlatacağım ama bunlardan önce size dünyadaki yapılanmada iyi enerjiyi ve kötü enerjiyi temsil eden yapılardan bahsedeyim..Mesela iyi ve kötü enerji yayımı için kullanılan yapılardan bahsedelim önce..Bunlar içinde kubbeler piramitler sekizgenler küreler,birbirini geçmiş şekilde ilginç yapılar yani füzyonlar ve obeliskler gibi yapılar ön plana çıkar..Sizin aa ne harika şeyler bunlar dediğiniz bir çok yapı ilahi dinlere karşı şeytanın peşinde koşanların bir ritüel için kurdukları yapılardır..Dev gibi bir bina düşünün o bina çevresindeki tüm enerjiyi emer..Bu bilimsel çalışmalar ile anlamlandırılmıştır..Sanmayın ki binanın şeklinden dolayı iyi veya kötü enerji yayılır..Yukarda saydığım geometrik şekilli yapılar cami sinangog kilise gibi yapılarda veya iyi,güzel düşüncenin bulunduğu insanların ortamındaysa pozitif enerji yayar..İçinde kötülüğün konuşulduğu ortamlarda ise kötü enerjiyi yayar..Kabballah öğretisinde de sürekli yapıların enerjilerinden bahsedildiği bilinir..Siz en yakın örnek Kur'andan birkaç ayet vereyim..

 TEVBE SURESİ / 109 "Onların kalbleri parçalanmadıkça, kurdukları bina kalblerinde bir şüphe olarak sürüp-gidecektir. Allah bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir."

 KEHF SURESİ / 21 "Dediler ki: "Onun için (yüksekçe) bir bina inşa edin de onu çılgınca yanan ateşin içine atın."    

 ZÜMER SURESİ / 20 "Firavun (alayla) dedi ki: "Ey Haman, bana yüksek bir kule bina et; belki o yollara ulaşabilirim,"   

  NEBE' SURESİ / 12 "Yaratmak bakımından siz mi daha güçsünüz yoksa gök mü? (Allah) Onu bina etti. 


      Kendiniz araştırabilirsiniz yapılarla ilgili bir çok ayette firavunların ve şeytanı ilah seçenlerin yapılardaki yarattıkları kötü enerjiyi kullanarak tanrı ile savaşmaya çalışması anlatılmaktadır..Mesela size küçük bir örnek,Dubai'ye gidenler kendilerini alamazlar,ölürler biterler bazı yapılar için..Bunlardan en önemlisi 2009'da açılan 818 metre yükselikteki ve tepelerine koyulan antenlerle 1 km uzunluğuna ulaşan "BURJ KHALIFA"dır..Giden herkes bir kere de olsa uğrayıp gezmiştir..Zaten şehrin heryerinden görünür durumdadır..  

            
      İşte bu yapı Dubai'ye kurulduktan sonra ülkedeki inanılmaz derecede artan sis ve kum fıtınalarını şuan halen bilim adamları dahi araştırmaktadır..Hatta öyle popüler olmuştur ki Görevimiz Tehlike 4 filminde bile bu kullanılmıştır..Filmde çok şiddetli bir kum fırtınası sahnesi Tom Cruise tam Burj Khalifa'dayken oluşmuştur..İçinde kötü enerji oluşması için uğraşan insanların olduğu bu tür yapılar çevresindeki enerjiyi emerler..Mesela yine dünyanın önemli gökdelenlerinden Çin'deki Taiepei 101'de çevrede ki enerjiyi emip kötü enerji yaratılmasın diye bahçe kısmına su çeşmesi ve havuz yaptırılmıştır..

     Biraz daha derine gireyim,dünya üzerinde ley hatlarının kesiştikleri yerlerde bulunan ve iyi enerji yayan yapılardan biri Kabe'dir..Giden hacılar Kabe çevresinde dönme suretiyle yürürler bildiğiniz üzere,yani tavaf ederler..Bunun nedeni iyi enerjiyi bir girdap yaratarak yaymaktır..Şu unutulmamalıdır tüm kitaplarda deccalden bahsedilir kıyametten önce dünyaya geleceğinden..Ne olduğu nasıl geleceği belli değildir ama gelmesi için gerekli olan en önemli olay dünyadaki kötü enerjinin iyi enerjiden daha fazla olmasıdır..Bu sağlandığında bu süreç başlayacaktır..
   Mısır piramitleri, Mayalara ait tapınaklar,Çindeki tapınaklar ve daha onlarcası niyeyse ley hatları üzerinde kurulmuşlardır..Sizce bu bir tesadüf olabilir mi? Şuan dünya üzerinde mimari anlamda da bir enerji yarışı vardır..İyi ve kötü enerjinini yarışı dünya için çok önemlidir..Bu noktalara hakim olmak için her türlü yolu denemektedirler pagan inancı çatısında birleşen siyonist elitler..

       Bu çok derin bir konudur ama dünyada yapılmaya çalışılan mimari tasarımların bazıları insanların daha mutlu olması yada farklı görünüş açısından ilginç binalar yaparak dikkat çekmek,beğeni kazanmak değildir..Akıllardaki planı insanlara makul derecede güzel göstererek uygulamaktır..Bu planlarına karşı sizi uyaran bir çok ilahi uyarı vardır..

       "Sizler ne kadar güçlü ve zengin olduğunuz görünsün diye yüksek yerlere koca binalar kurup, boş şeyle mi uğraşırsınız? "  (Şuarâ, 26/128)

       "Dikkat ediniz, gün gelecek insanlar yüksek bina yapmakta birbirleriyle yarış edecekler." (Buhari, Fiten, 25; Tevrid-i Sarih Tercümesi; 1/58)

        "Görmedin mi Rabb'in Âd kavmine ne yaptı, o yüksek sütunlarla dolu irem'e ne oldu? O ki şehirler içinde onun bir benzeri yaratılmamıştır. " (Fecr, 89/ 6-8)


         İnternetten araştırabileceğiniz bir bilgiyi vereyim size,şuan  siyonistlerin yıkıp Deccalin gelişi için hazırlamak istedikleri bir saray vardır..Tam olarak bu sarayı dünyada Kudüs'ün doğusunda tam olarak Mescid'i Aksa'nın bulunduğu yere dikmek istemektedirler..Kapısında İsrail askerleri beklemektedir ve araştırıyoruz adı altında altı oyularak yıkılması için uğraşılan müslümanlar için çok kutsal bir mabeddir..Hatta bir çok Müslümanı kandırmak için gerçek Mescid'i Aksa olarak hemen yanında bulunan Kubbetu s sahra'yı göstermektedirler..Bu yıkımla bakın Mescid'i Aksa yerinde duruyor yıkılan öbürüydü diyeceklerdi ama iternetin hızla yayılması buna çok büyük engel oldu.. 
       Fotoğrafta da görmüş olduğunuz sağdaki yapı Mescid'i Aksa'dır..Ama dünya haber bültelerinde bu soldaki gibi gösterilmiştir yıllarca..Gerçek Mescid'i Aksa'nın altı ise tamamen oyulmuştur çünkü en büyük hedefleri için onun yıkılması gerekmektedir..Siz sanıyor musunuz bu kadar savaş,insan öldürme,para kavgaları güç göstergeleri ve İsrail'in dünyada o kadar boş toprak varken Kudüs'e inşaa edilmeye çalışılmasının nedeni Petrol veya yeraltı kaynaklarıdır..??? Bunun tek nedeni yeni seküler düzende düşünülen ve insanlara alıştırılmaya çalışılan yeni Pagan kökenli din anlayışının kabul olduğu Büyük Kudüs Devletinin başkent olduğu tek dünya devleti için yapılmasıdır..Amerikanın Büyük Ortadoğu projesi adı altında tüm bölge ülkelerini kandırarak esas amacı için çalışmasıdır..Amerika ve İsrail tamamen Siyonizm ülkeleridir.Sadece güçlü gösterilen ve siyonist aileler tarafından yönetilen piyon ülkelerdir..Amaçlarına ulaştıklarında kendilerinide feshederek "Büyük Kudüs Devleti" olarak birleşeceklerdir..

         İsrailoğullarının kendilerine yahudi tanrısı Yehova tarafından vadedildiklerine inandıkları toprakların yani "arz-ı mev üd" sınırlarıdır altta verdiğim harita..
           
         Şuan dünyadaki en sert savaşların burda olması ne kadar manidar dimi? Ama bunun nedeni Yehova'ya inanan yahudiler değildir..Bunun nedeni Siyonist kesimin bu teoriyi kullanarak dünyadaki din sistemini değiştirip tek dünya devletini getirmek istemesidir amaç..Bakın İsrail devleti ilk kurulduğundaki topraklara ve şuan ki topraklarına..Bu harita boşa yapılmadı uzun bir sürece yayılarak yapılmak istenen tablo budur..                                               
       Faklı bir yerden son kısımlarımı yazayım yazımın..Onların bu planları için destek olan herkese onur ödülleri dağıtırlar mesela..Hani birçoğunuzun kahvelerine ölüp bittiği Starbucks firmasının sahibi Howard Mark Schultz'dur..Bu arkadaşımıza İsrail'in kuruluşunun 50.yılında "Siyonist Dostu" ödülü verilmiştir..Nedeni açıklanmadı ama ben söyleyebilirim..Starbucks ilkesi gereği Anti Semitistler ve Radikal Müslümanlar'la savaşmak için mali destek vermektedir ayrıca siyon örgütlere Avrupa ve Amerika'da gerekli nakit akışı için paralar dağıtmaktadır..Starbucks kelime anlamı ise Star bildiğiniz "yıldız" demektir ama bucks kelimesi argoda "papel,para" anlamındadır..Ayrık olmayıp birleşik olmasının nedeni de "yıldıza paralar" anlamında olmasıdır..Yıldızın neyi temsil ettiğini anlatmamın gereği yoktur artık..En büyük amaçlarından biriside insan sağlığı ile hormonlar vasıtasıyla oynamaktır..Kendi şiket yetkilisi beş sene önce yaptığı açıklamada "kanserojen olan bazı kimyasallar enjekte edilen ineklerden alınan sütleri artık kullanmayacağız" açıklaması yapmıştır..Bunların hepsi planlı bir oyunun parçalarıdır..Dünyada siyon gıda patrolarının amaçlarından biridir insanlığı koyun sürüleri halinde uyutmak ve onları kontrol etmek bu yüzden gıda ile oynanmaktadır..Bu yüzden Burger K.,Mc Donalds ve Starrbucks gibi kurumlar dünyada anlamsız bir hızla çoğalmıştır..Bu yüzdende siyon dostu ödülü almaları normaldir..
     Neyse ya yeter bu kadar yazmayacağım anlayan anlıyordur zaten..Her an görüyorum Starbucksları tıka basa dolu..Herkes dünyevi zevkleri seviyor bu ülkede,onların kölesi olmuş durumda o yüzden bir kişiyi bile kurtarırsak yeter bize diye bakıyoruz artık

http://argentowannaspeak.blogspot.com.tr/2012/12/ley-hatlar-siyonizmin-enerji-oyunlar-ve.html


/*-----3 sütun değil 4 sütun istiyorum diyenlere-----*/

Kedi ŞEYTAN(cin) Bastet...


Kedi ŞEYTAN(cin) Bastet...


Tarihte kedileri en çok yüceltenler Mısırlılar olmuş. Firavunlar döneminde kediye 
tekme vuranlar ağır cezalara çarptırılmışlar. Kedi öldürenler ise idam edilmişler. 
Tanrıça katına yükselen kediler bile var eski Mısır'da...






Öykülere, efsanelere konu olmuş; tanrılık katına çıkartılmış bir varlık kedi. Hz. 
Muhammed bile hırkasının üzerinde kendinden geçmiş mışıl mışıl uyuyan kediyi 
rahatsız etmemek için hırkasının bir ucunu kesmeyi yeğlemiş.


Kedi eski Mısırlar için kutsal bir hayvan. Nil vadisinin eski insanları kediyi neşe ve 
müziğin, güzel şarkıların, kıvrak dansların temsilcisi kedi kafalı tanrıça Bastet'le 
özdeşleştirmişler... Eski Mısır'daki hemen her evde kedi beslenmiş. İnanışa göre, bu 
güzel yaratık miyavladıkça evlerin içi tanrıçanın insanlara hediyesi sayılan neşeyle 
dolarmış. Kedileri tekmeleyip kovalayan kedi düşmanları eski Mısır'da dünyaya 
gelmediklerine şükretmeliler... Zira, eski Mısır'da kediye vuran, tekmeleyen, kötü 
davrananlar en ağır şekilde cezalandırılmışlar.. Hele hele kedi öldürenler!.. Onların 
cezası da idammış. Tarihi kaynaklara çok ilginç anlatılar var. İsa'dan sonraki 
devirlerde Romalılar'ın Mısır'a egemen oldukları sıralarda, İskenderiye sokaklarında 
dolaşan iki Romalı askerin önlerine çıkan, uğursuz saydıkları kara bir kediyi 
öldürmeleri üzerine, bütün bir mahalle halkı, Romalı askerleri linç edip, cesetlerini 
paramparça etmişler.




Mısır mitolojisine göre Bastet, tanrılar tanrısı Ra'nın kızıdır.. Ne olmuş, nasıl olmuş 
bilinmez; bu güzel kız bir gün babasına kazarak, Mısır'ın güneyindeki Nubia çölünde 
inzivaya çekilerek korkunç bir aslana dönüşmüş. Gel zaman, git zaman Ra kızını 
affedip, Mısır'a geri çağırmış. Bunun üzerine aslan görüntülü Bastet, Assuan 
yakınlarındaki Philae adasının kıyılarında Nil sularına giderek yıkanmış ve hemen 
orada sevimli bir kediye dönüşerek, üzerine bindiği bir kayıkla Mısır'ın kuzeyindeki 
Bubastis'e kadar gelip, bu bölgede tanrısal yaşamını devam ettirmeye başlamış. 
Gözleri yaşlı, kırgın ve kızgın kız; neşe dağıtan, uysal, sevimli yaratığın simgelendiği 
güzel bir tanrıça olup çıkıvermiş..




Gene eski Mısır tarihinde kedinin kutsallığını en güzel şekilde yücelten 
anekdotlardan biri de, İÖ 525 yılında, Mısır'ın kuzeyindeki Peluz bölgesine ait. Pers 
Kralı II. Kambis askerleriyle Mısır'ın kapılarına dayandığında, Peluz'da bekleyen 
Mısır ordularının çetin direnişi ile karşılaşmış. Ancak, kurnaz Pers kralı Kambis 
Mısırlılar'ın hassasiyetini göz önüne alarak, civar köylerde, kentlerde ne kadar kedi 
varsa askerlerine toplattırıp bunları birer kalkan olarak kullanmış. Bu durum 
karşısında da Mısırlılar, tanrıça Bastet'in temsilcisi kedilere zarar gelmesin diye 
silahlarını bırakarak teslim olmuşlar.. Böylece, Mısır tarihinde Pers krallarının hüküm 
sürdüğü yirmi yedinci hanedanlık dönemi başlamış..


Dünyanın beşinci büyük kenti Kahire'nin 32 km güneybatısında yer alan, İÖ 2000 
yıllarına tarihlendirilen antik Mısır'ın ilk piramidi basamaklı piramidin bulunduğu 
Sakkarah'taki nekropoller arasında bir de kediler nekropolü bulunuyor... 
Arkeozoologlar için eşsiz bir laboratuvar. Geçen yüzyıldan beri burada yapılan 
kazılarda gün ışığına çıkartılan kedi mumyalarının büyük bir kısmı Kahire müzesinin 
depolarında korunduğu gibi; bir o kadarı da Paris'te Louvres, İngiltere'de British 
Museum, Amerika'da Metropolitan Museum ve İtalya'daki Torino müzesi gibi 
müzelerini süslüyor.. Eski Mısırlılar, inanışa göre öteki âlemdeki yaşamda tekrar 
beraber olabilmek için kutsallaştırmış oldukları sevgili kedilerini mumyalamışlar. 
Çok güzel bir örnek de, İstanbul Arkeoloji müzesinde bulunuyor. Mısır'da, geçen 
yüzyıldan beri Sakkarah'tan başka birçok kedi mezarlığı ortaya çıkartılmış. 
Aralarında bronzdan, ahşaptan, granitten yapılmış olanları var. Eski Mısırlılar, 
ülkelerinin dört bir yanından kilometrelerce yol katederek, kedi tanrıça Bastet'in 
Bubastis'teki tapınağına gelip kendilerine farz olan hac ziyaretlerini yerine 
getirirlermiş.





Kedinin gizemli bakışları, gözlerindeki çekicilik, antik Mısır'da bu hayvana verilen 
kutsal değerin en önemli nedenlerinden. Evinizde kedi besliyorsanız onu 
kızdırmayın!. Kedi tanrıçayı kızdırıp gazabına gelebilirsiniz.. Şaka bir yana, eski 
Mısır dilinde kedinin adı "Myeou" imiş. Herhalde, miyavlama kelimesi de oradan 
geliyor.

Pan (Keçi Ayaklı)-(Şeytan hakkında bir hikaye)



Mitolojiden alıntı(Şeytan hakkında bir hikaye)

Pan (Keçi Ayaklı)

Pan

Yunan mitolojisinde Pan (???),
Hermes'in Arkadya'lı bir periden (Penelopeia, Sose veya Thymbris) doğma oğlu
olup çobanların, sürülerin, avcılığın, dağlık ve tenha arazilerin, pastoral
müziğin tanrısıdır. Belden aşağısı keçi biçimindedir, ayrıca keçi gibi
boynuzları ve kuyruğu vardır. Kulakları sivri ve uzun, burnu ise küçük ve
sürekli etrafını koklar gibi kalkıktır. Şarap tanrısı Dionysos'un
eşlikçilerinden biri olarak bahar, doğurganlık ve bereketle yakından ilgili bir
tanrıdır. Mitolojide perileri kovalayıp durması ve ıssız, bakir arazilerde
dolaşanların karşısına birden çıkıp onları ürkütmesi ile meşhurdur.
"Panik", yol açtığı bu ürkü nedeniyle, Pan'ın adından türemiş bir
kelimedir. Mitolojide Pan'ın aşık olup kovaladığı perilerin en ünlüleri, kamışa
dönüşen Syrinx, köknara/çama dönüşen Pitys ve dağların yankısına dönüşen
Ekho'dur. Memleketi Arkadya olan Pan'ın sembolü, mitolojiye göre mucidi
sayıldığı pan flüt, kutsal hayvanları keçi ve kaplumbağa, kutsal bitkileri ise
köknar, çam ve su kamışıdır. Roma mitolojisinde Pan'un karşılığı, yine kendisi
gibi keçi biçimli bir kır tanrısı olan Faunus veya Inuus'tur.



Pan ve Şeytan


Pan ve Şeytan

Kimilerine göre Pan, Hrıstiyanlıktan sonra şeytanlaştırılmış, demonize edilmiştir. Fakat bu teoriye dair elde ikna edici kanıtlar bulunmadığı gibi, Orta Çağ boyunca yapılmış şeytan tasvirlerinin keçiyle fazlaca bir benzerliği de yoktur. Orta Çağda şeytan, genellikle boynuzlu, kanatlı, pençe gibi sivri tırnaklarla betimlenmiştir. Bu durumda, Pan ile şeytan arasında doğrudan bir bağlantı kurmak yerine, şeytanın keçi ile olan bağlantısını araştırmak daha yerinde olabilir. İngiliz antropoloğu Margaret Murray, "Batı Avrupa'da Cadı İnanışı" (The Witch-Cult in Western Europe, 1921) adlı kitabında "şeytanın, boynuzları arasında bir mumla gezen, büyük bir kara keçi" kılığında dolaştığına inanıldığını yazıyor. Nitekim İspanyol ressam Goya'nın ünlü "Cadılar Günü" (1821-23) tablosunda böyle bir figür resmedilmiştir. Bir de Eliphas Lévi'nin 1854 tarihli Baphomet çizimi var. Hrıstiyanlıktan sonra (hem de çok sonra) şeytanlaştırılmış olanın Pan değil de keçi olması bana daha muhtemel görünüyor. Bunun kaynağının da Orta Doğu'ya uzandığı açıktır sanırım. Örneğin, "günah keçisi" deyiminin nereden geldiğine bir bakalım: "Eski Ahit'deki Kefaret Günü ayinlerinde Yahudi kavminin günahlarını simgesel olarak bir erkek keçiye yüklenirdi. Bu keçi kurayla seçilir ve Azazel adlı kötü ruhu yatıştırmak için Yahudi kavmini günahlarından arındırmak üzere Kudüs dışında bir uçurumdan aşağya atılırdı" (Türkçe Wikipedia'nın "Günah keçisi" maddesi). Azazel veya Azazil'in şeytanın isimlerinden biri olduğunu zaten biliyorsunuzdur. Herodot, Eski Mısır'daki Mendes (Cedit, Djedet) şehrinde keçi biçiminde tasvir edilen bir tanrıya (Banebdjedet) tapınıldığını naklediyor. Goya'nın tablosu ile birlikte, şeytanın keçi şeklinde tasvirini popülerleştiren imaj, Lévi'nin Baphomet'si idi ki bu çizim Tarot kartlarındaki şeytan çiziminden ve Banebdjedet'den esinlenilmiştir.

Pan, Batı Avrupa'da, 18. ve 19. yüzyıl romantizm akımı içinde önemli bir figür haline gelmiştir. Peter Pan, ismiyle Pan'a gönderme yapar; Pan ayrıca ünlü "The piper at the gates of dawn" (Şafağın geçitlerindeki kavalcı) hikayesinin esin kaynağıdır.


Denver Havaalanı'ndan bir heykel Bu sefer Heykelimiz Mısır Tanrısı Anubis'tir


Denver Havaalanı'ndan bir heykel Bu sefer Heykelimiz Mısır Tanrısı Anubis'tir





Büyük Güçlü Şeytanlar ve Görevleri

Büyük Güçlü Şeytanlar ve Görevleri


Görmedin mi, biz gerçekten şeytanları, kafirlerin üzerine gönderdik, onları tahrik edip kışkırtıyorlar. (19/83)


Andolsun Allah'a, senden önceki ümmetlere de (elçiler) gönderdik, fakat şeytan onlara yapıp ettiklerini süslü göstermiştir; bugün de onların velisi odur ve onlar için acı bir azab vardır. (16/63)


Kimine hidayet verdi, kimi de sapıklığı haketti. Çünkü bunlar, Allah'ı bırakıp şeytanları veli edinmişlerdi. Ve gerçekten onları doğru yolda saymaktadırlar. (7/30)

İman edenlerle karşılaştıkları zaman: "İman ettik" derler. Şeytanlarıyla başbaşa kaldıklarında ise, derler ki: "Şüphesiz, sizinle beraberiz. Biz (onlarla) yalnızca alay ediyoruz." (2/14)

Andolsun, Biz en yakın olan göğü (dünya göğünü) kandillerle süsleyip-donattık ve bunları, şeytanlar için taşlama-birimleri (rücum) kıldık. Onlar için çılgınca yanan ateşin azabını hazırladık. (67/5)


Kim Rahman'ın zikrini görmezlikten gelirse, biz bir şeytana onun ‘üzerini kabukla bağlattırırız'; artık bu, onun bir yakın dostudur. Gerçekten bunlar (bu şeytanlar), onları yoldan alıkoyarlar; onlar ise, kendilerinin gerçekten hidayette olduklarını sanırlar. Sonunda bize geldiği zaman, der ki: "Keşke benimle senin aranda iki doğu (doğu ile batı) uzaklığı olsaydı. Meğer ne kötü yakın-dost(muşsun sen)." (Bu söylenmeleriniz,) Bugün size kesin olarak bir yarar sağlamaz. Çünkü zulmettiniz. Şüphesiz azabta da ortaksınız. (43/36-39)


Şüphesiz biz dünya göğünü ‘çekici bir süsle', yıldızlarla süsleyip-donattık. Ve itaatten çıkmış her azgın şeytandan koruduk; Ki onlar, Mele'i A'la'ya kulak verip dinleyemezler, her yandan kovulup atılırlar; Uzaklaştırılırlar. Onlara kesintisiz bir azab vardır. Ancak (sözü hırsızlama) çalıp-kapan olursa, artık onu da delip geçen ‘yakıcı bir alev' izler (ve yok eder). (37/6-10)


"Onu ve kavmini, Allah'ı bırakıp da güneşe secde etmektelerken buldum, şeytan onlara yaptıklarını süslemiştir, böylece onları (doğru) yoldan alıkoymuştur; bundan dolayı onlar hidayet bulmuyorlar." (27/24)








I, pet goat II


I, pet goat II













HZ MEHDİ VE FİRAVUN SOYU

HZ MEHDİ VE FİRAVUN SOYU










































































EVANGELİSTLERİN SON HEDEFİ TÜRKİYE OLACAK!


EVANGELİSTLERİN SON HEDEFİ TÜRKİYE OLACAK!

Kurtoğlu programda, yeni bir dünya düzeninden bahseden küresel güçlerin son fethedecekleri ülkenin Türkiye olacağını vurguladı. Kurtoğlu " Yeni dünya düzeninde son fethedilecek ülkenin adı Edom'dur. Hepimizin kanını donduracak şey şudur. Edom bin yıldır yaşadığımız topraklar, vatanımız yani Anadolu'dur" dedi…
Kurtoğlu Peki, kim bu adamlar? Amaçları ne? Nasıl bir dünya dizayn etmek istiyorlar? Küresel güçlerin başında hangi siyasi aktörler rol alıyor sorusuna da dikkat çekici yanıtlar verdi. 
Koskoca bir ülkenin politikasını işte bu gizli güçlerin belirlediğini vurgulayan Doç. Dr. Kurtoğlu, "Neden Türkiye? Çünkü Tanrının yürüdüğü topraklar olarak nitelendirdikleri yer Anadolu'dur" dedi. Ayrıca Kurtoğlu, İlk bilinen Evangelist'in ABD Başkanı Jimmy Carter olduğunu, ardından Ronald Reagan, George W. Bush'un da birer evangelist olduğunu söyledi. Kurtoğlu, yaklaşık 315 milyon ABD nüfusunun 144 milyonunu bunlar oluşturuyor diye konuştu.



EVANGELİSTLERE GÖRE DÜNYADA HER 4 İNSANDAN BİRİ ÖLECEK!"Bunlara göre Hz. İsa iki defa değil üç defa gelecek, ilk olarak bunlar bulutların üzerine yükselecekler; vur patlasın çal oynasın yapacaklar. Aşağıdaki her 4 insandan üçü ölecek.
Öncelikle ilk kurban biz Müslümanlar olacak sonra Budistler, Japonlar ve Çinliler olacak. ABD' deki 144 milyonun dışındakilerin de şansı yok tabii"
Ayrıca, Ramazan Kağan Kurtoğlu televizyon ve sinema sektörünün de tek dünya devleti kurmayı tasarlayanlar tarafından yönlendirildiğini savundu…
"Hollywood, tamamen İsrail'in ve Yahudilerin kontrolü altındadır. Devasa yapım şirketleri var. CIA'in merkezi orada. Başkanlığın merkezi orası, NSA( National Security Agency)'nın merkezi orasıdır. Sinema ve televizyon inanılmaz bir silahtır. Evangelistler diyor ki "Hz. İsa'nın elinde Hollywood olsaydı başka hiçbir şeye ihtiyaç duymazdı." . İşte bunlar böyle sizin algı eşiğinizle oynuyorlar. İnsanlarımız 20 yıl önceyle şimdiyi kıyaslarlarsa aradaki değişimi göreceklerdir. Matrix filmi tam manasıyla bir Mesih filmidir. Gençler filmleri izlerken görüntülere değil ne söylediğine, gizli amaçlarına bakmalılar.

TÜRKİYE'DEKİ EVANGELİSTLERİ SÖYLERSEM 7.5 ŞİDDETİNDE DEPREM OLUR!Kurtoğlu, Dünya politikalarına yön veren, finans ve medyaya hâkim güçler, Türkiye'de kimlerle işbirliği yapıyor? Sorusuna da "Elbette birçok isim var ama isim vermemiz Türkiye'de 7.5 şiddetinde depreme neden olur. Tüm dünyayı ahtapot gibi sardıkları gibi Türkiye'de de uzantıları elbette var. Amaçlarını gerçekleştirmek için İslam'ı peygambersiz hale getirmek istiyorlar. Bizim üzerimizde üç tane oyun oynuyorlar; birincisi dinimiz. Kardeşi kardeşe düşürüyorlar. Yani Müslümanları bölün bölebildiğiniz kadar. Böl parçala yönet" diye konuştu…


HAARP ve dünyadaki diğer şeytan vericileri

HAARP ve dünyadaki diğer şeytan vericileri

DÜNYADAKİ ŞEYTAN VERİCİLERİNDEN BAZILARI 
---------------------------------
1) Mu Radar – 1 megawatt facility in Japan (34°51'14.80"N 136° 6'19.45"E).

2) Arecibo Observatory – 2 megawatt facility in Puerto Rico (18°20'38.97"N 66°45'9.77"W)
.

3) HIPAS – 70 megawatt facility east of Fairbanks, Alaska (64°52'21.18"N 146°50'18.78"W).

4) Sura – 190 megawatt facility in central Russia (56° 7'10.32"N 46° 2'4.41"E).

5) EISCAT – 1 gigawatt facility in Tromsø, Northern Norway (69°35'1.06"N 19°12'57.11"E).

6) HAARP - Yer: 1 gigawatt -Gacona, Alaska Askeri Üssü
Koordinatlar:
. 62 derece 23.5 dakika Kuzey
. 145 derece 8.8 dakika Bati


Projeyi yürüten: ABD Deniz Kuvvetleri 









------------------------------------
Bu vericiler

1- İKLİM MANİPÜLASYONLARINDA
-------------------------------------
Bu istasyonlar İKLİMLERİ BELİRLEYEBİLMEK İÇİN İyonosferde yoğun enerji oluşturarak bulut ve rüzgar sirkülasyonlarını etkileyerek yönlerini tayin etmede... ve böylece KURAKLIK -SEL BASKINLARI gibi olayları istenilen noktada gerçekleştirme amacındadır

2-Deprem oluşturmada
---------------------------
Bazı noktalarda enerji transferi yapılarak tektonik kayalardaki potansiyel enerjiyi açığa çıkartmak suretiyle depremlerin oluşmasına sebep olmak .

3 - BEYİN MANİPÜLASYONLARI
--------------------------------
ELF (Çok düşük yoğunluklu radyo sinyali ) adı verilen çok düşük yoğunluklu sinyaller vasıtasıyla beyinde etkiler meydana getirmek .

Profesör Delgado bu tür bir deneyi boğalar üzerinde denemiş ve uzaktan kumandayla hızla koşan bir boğayı durdurmuştur .

ELF yayınları huzursuzluk-korku -güvensizlik -duygu bozulmaları ....endişe gibi duyguların oluşmasında doğrudan etki edecek yayınlar yapmak amacını taşıyor

BUna en güzelk örnek IRAK savaşı sırasında helikopterlerle yapılan yayınlardan sonra SADDAMIN Askerlerinin savaşmadan teslim olması gösteriliyor .



www.facebook.com/ottomanm2d

İşArEt--2012--

İşArEt--2012--


biz 21 Aralık ta kıyamet kopacak demiyoruz...
böyle bir dezenformasyonu hazırlayanların amacının aslında birçok şeytani ritüel planlıyor oluşunu açıklıyoruz...:

bunların salgın hastalık
deprem
ve nükleer patlama üzerine çalıştıklarını belirtiyoruz...

Türkiye nin birçok noktası bu sene suni bulutlarla 2 hafta güneş görmedi...
dolunay etkilerini tam alamadı ...

sürekli spreyleme ve havada bir sis tabakası oluşumu...

aynı zamanda yıldız etkilerini de azaltmak isteiğinden kaynaklanıyor...

türkiye anahtar ülke
Gazze olayında
birden çok şeytani yapıyı sorgulayan tek ülke...

birden çok hedefe 12 den atış yapan ülke...

nette 2 senede illüminati ve blue beam videolarına boğan ülke...

bu kadar açık görüş hiçbir ülkede yok
bu kadar hakikate açık bir gönül hiçbir millete yok

ecdadımızın islama yapmış olduğu hizmetler neticesinde
bu topraklarda dünyaya gelenler

önemli görevler alacak

hala bunun işaretlerini göremiyorsanız ...
kendimizi sorgulamalıyız...

şeytanoğlu bu işaretleri görüyor
ve biliyor ki

onu bitirecek olan

hakkı dünyaya hakim kılacak enerji burada...

ve bu enerji yavaş yavaş bir şeyleri değiştirmeye başladı bile ...

----------------------------

Görene görünür işaret
Ve göklerden bir izdir rengarenk
ol günün şafağında
sular tatlı
ekmekler lezzetli
ve tekbirler sarar ol kainatı
Vallahu Allahu ekber
duyulur arşı alada nidası !

----------------------------





21 aRalık pLanı
----------------------






Şeytanoğlunun 21 Aralık için bir olay düzenledikleri ve bunun kıyamet senaryosunyla gizlemeye için çalıştıklarını biliyoruz...

Her türlü salgın +deprem ve nükleer patlama için çalışıyorlar
 ...

21 Aralıkta CERN i de tam kapasite kullanıp ...boyut kapısı için mücadele de ediyorlar...kökü BİNLERCE yıl evvel dayanan planlanmış bir şeytani RİTÜEL ...

Bunun yapmalarının sebebi 21 Aralıktan itibaren müslümanlarda göksel etkiler çok olumluya dönüyor inşaAllah...

Çabaları biraz da bunu engelleme çalışiması , her ne yaparlarsa yapsınlar bunda muvaffak olamayacaklar...

Ve Hak son kez dünyaya hakim olacak inşaAllah ...

Bir iddiaya göre C E R N o gün tam kapasite çalıştırılacak !

--------------------------------------------------
14 TRİLYON ELEKTRON VOLT
--------------------------------------------------

LHC, 16 Aralık’ta durdurulacak ve hızlandırıcı magnetler (mıktanıs) güçlendirildikten sonra her bir hüzme 7 trilyon elektron volta (TeV) çıkarılarak toplam enerji miktarı 14 TeV’e ulaşacak. Bu enerji düzeyinde ‘süper simetrik’ parçacıkların görülmesi bekleniyor.”

http://ottomanm2d.blogspot.com.tr/2012/11/isaret-2012.html

HAARP PROGRAMININ AMACI

HAARP PROGRAMININ AMACI 


HAARP askeri ve sivil her iki amaca da yönelik olarak iletişim ve gözlem sistemlerini zenginleştirmekte kullanmak ve anlaşılabilir hale getirmek için özellikle üstünde durulan iyonosferin (yeryüzünden havanın 80 km yüksek kısmı )davranış ve özelliklerinin anlaşılması için çalışılan bilimsel bir çalışmadır.

HAARP programı ,dünya çapında iyonosfer tabakası hakkında araştırma olanaklarının geliştirilmesi olmakla birlikte;

(The Ionospherıc Research Instument-IRI),(HF) yüksek frekans düzeyinde yüksek güçlü bir aktarıcıyı işletme olanağıdır.IRI,İyonosferin belirli bir bölgesinin bilimsel bir çalışma amacıyla geçici olarak uyarılmasıdır. 

Bilimsel ve tanısal gözlem yapabilecek olan bilim takımı,uyarılan bölgede ortaya çıkacak olan fiziksel gelişmeleri cihazları ile gözlemleyeceklerdir.
İşte Alaska-Gakona Bölgesinde kurulmuş 
Haarp Gözlem ve Araştırma Tesisi.

Tesisin yüksek enerji üreten yer altı tirübünleri ve bacaları.Kubbeye elektrik veren bağlantı düzenekleri.


HAARP’ın resmi kaynaklardaki amaçları:

1-Atmosferdeki termonükleer araçları kontrol edecek elektromanyetik vuruşları gerçekleştirmek.
2-Denizaltılar ile haberleşmeyi kolaylaştırmak. Bu haberleşme ELF(Extremely Low Frequency) ve VLF(Very Low Frequency) dediğimiz 30Hz-30KHz civarında çalışmaktadır. ELF nin yan etkileri bilindiğinden mevcut ELF vericileri ile HAARP vericileri değiştirilmek istenmektedir.
3-Radar sistemlerini geliştirmek.
4-Çok geniş bir alanda ABD ordusunun haberleşmesini sağlamak.
5-Cray ve EMass süperbilgisayarlarının yardımı ile yer altının tomografik haritasını çıkarabilmek.
6-Petrol, doğalgaz ve mineral yataklarını tespit etmek.
7-Cruise füzesine benzer alçak irtifadan uçan füze ve hava araçlarını havada imha etmek.


Teknik Bilgiler

Haarp İyonosferik Araştırma Olanağı, özellikle kuzey kutup dairesi yüksek atmosfer tabakasını araştırma işlemidir.İşlem iki temel parçadan oluşur:

Yüksek güçte bir aktarıcı ve antenin (HF) yüksek frekans düzeyinde işletilmesidir.Aktarıcı (Tranmitter),dikdörtgen düzlem dizilişinde ayarlanmış çaprazlama ikiz kutuplu 180 antenlik bir sisteme 3.6.milyon Wat’a kadar yükleme yapabilmektedir.

Bilimsel cihazların yaygın kullanım amacı,aktarma sisteminin araştırma esnasında kullanımında üretilen etkisinin şafak iyonosferin arka planının gözlenmesidir.Bu cihazların verileri gerçek zamanda dünya çapında internet ortamında da izlenebilmektedir.

İyonosferik araştırmalar sırasında aktarıcılarca üretilen sinyaller,işletim sistemine bağlı olarak birkaç on km.lik çapta,birkaç yüz metrelik kalınlıktan 100 ile 350 km arasında bulunan alıcı anten düzlemlerine yukarı doğru yöneltilerek aktarılır.

İyonosferdeki HF yüksek frekans sinyalinin yoğunluğu iyonosferin her cm2 ne 3 mikrowattan küçük olup,güneşin gönderdiği ve dünyamıza ulaşan elektromanyetik radyasyondan on binlerce kez ,iyonosferi yaratan güneşin doğal kızılötesi (UV) enerjisinden de yüzlerce kez daha azdır.

HAARP vasıtasına yerleştirilmiş çok hassas bilimsel cihazlarca üretilen küçücük etkiler dahi gözlenebilmektedir ve bu gözlemler,güneş-toprak arası etkileşiminde işlemin içinde oluşan yeni plazmaların dinamikleri hakkında yeni bilgiler sağlayabilmektedirler.


İYONOSFERİN ÖNEMİ

İyonosfer bilindiği gibi telsiz dalgalarını yansıtma özelliği keşfedildiğinden bu yana haberleşme alanında kullanılmaktadır.Yeryüzünden 35 km ile 500 km arasında bir yüksekliği içermektedir.Amerika’nın Sesi ve BBC gibi uluslar arası yayın yapan kuruluşlar yıllardır bu hava katmanını kullanmaktadırlar.

Güneş patlamalarının ve güneşten gelen ultraviyole (kızılötesi) ışınlar ile radyasyon bu katmanda bulunan gazları iyon adı verilen küçük parçacıklara ayırmakta,katmanı oluşturan gazları elementlerine ayırmakta,bazı elementleri de nötr veya yüksüz hale getirirken atomların elektronlarını da boşa çıkartmaktadır.Bu işlem gece ve gündüz olarak değişim göstermektedir.Gerek iyonosfer kullanılarak gerekse uydu sistemleri kullanılarak yapılan haberleşme,gözlem gibi faaliyetlerde güneşin,yukarıda sayılan tesirleri olumsuz,engelleyici etkiler yarattığı bilinmektedir.



Haarp projesi kapsamında geliştirilmiş sistemler de iyonosferin bu özelliklerinin araştırılarak bu katmandan daha elverişli şekilde yararlanma olanağını arttırmak ve kullanım düzeyini mükemmele çıkartmak olarak yorumlanmaktadır.

Bu Haarp sistemini anladığımız kadarı ile açıklamaya çalışırsak, yerdeki tesiste bulunan bir aktarıcı antenle havaya radyo dalgaları veya elektrik verilmekte,iyonosfer tabakasından geri yansıyan bu enerji yeryüzünde bulunan bir alıcı anten tarafından emilerek iletişimin kesintisiz sürdürülmesi sağlanmaktadır.Radyo,Tv,askeri haberleşme böylece kesintisiz olarak devam etmektedir.
İşte İyonosfer tabakasına enerji -dalga gönderen ve alan anten-radar sistemleri.Sağ alt köşe de de Sistemin çalışma prensibi resmedilmiş.

HAARP İDDİALARI GERÇEK Mİ?

İlk önce böyle bir kurum ve kuruluşların olduğu bir gerçektir.İşte Listesi,HAARP Sitesinden;1-Puerto Rico, the Arecibo yakını Observatory-HIPAS (Amerika'ya ait)
2-Alaska Fairbank yakını Gakona ( " " )
3-European Incoherent Scatter Radar site (EISCAT) (Norveç-Tromso )
4-Jicamarca, Peru;
5-Moscova yakınları, Rusya
6-Nizhny Novgorod ("SURA") "
7-Apatity, "
8-Kharkov yakınları, Ukrayna
9-Duşanbe, Tacikistan.


Bu sitenin yazılarının yukarıdaki kısımlarını tercüme ederek bir fikir çıkarmaya çalıştım.Ancak iddia edildiği gibi bu HAARP araçlarının depremler,kasırgalar,tufanlar yaratmada kullanılabildiğine dair bir şey bulamadım.Yalnız İyonosfer tabakasının tahrik edilmesi,iyonlaşmanın hızlandırılması gibi etkileri de dil bilginiz kadarı ile okuyup anlayabilirsiniz.Bu tesis iddia edildiği gibi HF yüksek Frekans ve ELF çok düşük frekansları üretmektedir.

Bu konuda yazılıp çizilenlerin çoğu açıkça “iddia”dan başka bir şey değildir.

Ama,Olur mu olur.Bunu iddia edip savunacak kadar bir bilgiye sahip olmasam da bu iddialar da bu kuruluşun sitesinde hiç kaale de alınmamıştır.



Aksine tesislerinin resimlerini de internet ortamında insanlıkla paylaşmaktadırlar.

Şimdi HAARP karşıtı açıklamalara bakalım ve teorileri destekleyen olayları inceleyelim.
1-İklimleri değiştirebilir.
2-Kutupları eritebilir veya yerinden oynatabilir.
3-Ozon tabakası ile oynayabilir.
4-Deprem yaratabilir.
5-Okyanus dalgalarını kontrol edebilir.
6-Dünyanın enerji kuşakları ile oynayarak insan biyolojisini ve beynini etkileyebilir.
7-Radyasyon yaymadan termonükleer patlama oluşturabilir.

Yalnız bir soru da sorulursa ne olur.?

Uydu teknolojisi bu kadar gelişmişken iyonosfer tabakasını sürekli inceleyip gözlemlemek için Alaska’nın Gakona bölgesinde İyonosfer Araştırma ve Gözlem evinde bilmem ne kadar insanı medeniyetten mahrum bırakacak şekilde çalışmalarına değecek artı değer nerededir?

İşte Haarp Rasathanesinin kontrol ve Gözlem odası.



Sadece Amerika’nın Sesi ve İngiliz BBC ile dünya etrafında durmadan gezen ABD askeri güçlerinin anında kesintisiz iletişimin sürdürülmesi için de bu kadar masrafa gerek yoktur elbette.Dediğim gibi uydu teknolojisi var ne de olsa.

Burada yalnız haberleşme amaçlı değil gökyüzünü,güneşin tacının ve diğer gök olaylarının da gözlemlenmesi de işin diğer yönüdür.Öyle yazmaktadırlar.

Ama bunlar içinde uzayda bir alay uydu,teleskop vs zaten vardır.

Ayrıca bu tesisin kurulması için Amerika'da bu kadar üniversite ve askeri kurumun personel,kaynak,teknoloji ve bilgi ortaya koyduklarını da eklersek iddialar abartı olmaktan çıkacaktır.Buyurunuz,Üniversiteler;
the University of Alaska, Stanford University, Cornell University, University of Massachusetts, UCLA, MIT, Dartmouth University, Clemson University, Penn State University, University of Tulsa, University of Maryland, SRI International, Northwest Research Associates, Inc., and Geospace, Inc.
Şimdi de Asekri kurumlar;
Air Force (Air Force Research Laboratory-Hava Kuvvetleri Laboratuvarı), the Navy (Office of Naval Research and Naval Research Laboratory-Deniz Kuvvetleri Lab.), ve the Defense Advanced Research Projects Agency (Savunma ve ileri teknoloji projeleri araştırma ajansı).


Birkaç yıl önce Amerika’da ard arda 7-8 kez meydana gelen kasırgaların ardından Amerika Çin mallarının ülkeye girişine izin verdi.Arkasından Çinde depremler ve kasırgalar can almaya başladı.Üstelik bu kasırga ve depremler ne hikmetse Çin ile ilişkileri iyi olan güney pasifik ülkeleri Myanmar,Pakistan,Vietnam ve diğerlerinde meydana gelmiştir.

Tesis iddia edildiği gibi yüksek frekansta enve voltajda elektrik akımını İyonosfer tabakasına göndermektedir.Umarım barışçıl amaçlardan başka bir amaçla kullanılmaz.Atom silahlarından çok bunu tercih edenler de çok olabilir.

Şöyle bir itirafı da bir çok Amerikan ve Japon yaygın medya sitelerinde okuduktan sonra yazma gereği duydum.Amacım kimseyi tahrik etmek değil sadece bilgilendirmek ve insanlığa karşı insanlık borcumu ödeme isteğimdendir.Yoksa yüzlerce belge sayılabilecek iddialar var.Sayan da var zaten.İşte o itiraf;


Ve çok önemli bir yetkiliden açık itiraf;
"Bazılarının; elektromanyetik dalgalar yolu ile iklimleri değiştirme, depremler yaratabilme , volkanları harekete geçirebilme yeteneğine sahip silahlar geliştirdiğini biliyoruz.” 
ABD Savunma Bakanı William Cohen; 1997, Georgia Üniversitesi
"Terörizm, Kitle İmha Silahları, Kitlesel İmha ve ABD Stratejisi" üzerine konferansta.

Takdir artık okuyanındır.

Makalenin çevirisi Keykubat'a aittir.

İsteyen bu linkten siteye ulaşabilir.İngilizcedir."http://www.haarp.alaska.edu/haarp/images/hpimage.jpg"

HAARP ve Depremler


 HAARP ve Depremler





Önceki konuda HAARP'a değinmiştim. Bu kartlardan birinde bir alet tarafından deprem oluşturulmasını görüyoruz. Bunun HAARP olduğundan şüphesi olan var mı? Diğer kartta da Felaket! Bu kart bir bölgeyi yok etmek için kullanılır.  yazıyor.














Ley Hatları-Siyonizmin Enerji Oyunları ve Planları

Ley Hatları-Siyonizmin Enerji Oyunları ve Planları



       Bir kaç zamandır yazamadım iş yoğunluğundan..Bu aralar meşhur enerji hikayeleri,21 Aralık hikayeleri,foton kuşakları muhabbetleri iyice konuşulur oldu..Bu tarz konularla ilgili olan ve gerçekliği bir nevi tek olan "Ley Hatları" ile ilgili yazacağım bugün..

                      Ley Hatlarını gösteren harita işte budur,birbirleriyle kesiştikleri noktalar ise dünyanın enerji merkezleridir..
             

      Kısaca Ley Hatlarının kesişme yerleri denilen bölgeler,dünya arazisi üzerinde belirlenen dünyaya ait en büyük enerjilerin ortaya çıktığı yerlerdir..Bir bakımdan yeryüzünün enerji cennetleridir ve dünyadaki enerjinin kaynak noktalarıdır..Bilimsel çalışmalarda uzun yıllar öncesinde bu yerler belirlenmiştir..Dünyamızın manyetik hatlarının bu noktalar olduğu biliniir..Gel gelelim anlatacağım konu ise,bu noktaların yıllar boyu sanki tesadüf gibi kötü enerjiye çevrilmeye çalışılmasıdır..
      İnsanlık ve yeryüzü kurulduğundan beri tanrının tek şartı,yaratılanları sınama altında tutmasıdır..Bütün ilahi kitaplarda şuanki yaşadığınız hayatın bir sınamadan ibaret olduğundan ve dünyevi hiç birşeyin sizi bozmasına izin vermemesinden sıklıkla bahseder..Dünyevi şeyler için üç kitaptada onlarca uyarı vardır ki,insan düşünür neden dünya yaşantısı için bu kadar uyarı ve telkin vardır diye..Bunun nedeni dünyaya kibri bulaştırıp Havva'ya elmayı ısırtan ve "ben ateşten yaratıldım çamurdan yaratılan varlıklar önünde eğilmem" diyerek tanrının kurduğu insanlığa ve tanrıya karşı gelen şeytanın seni ele geçirmeye çalışmasından korumak için yazılmış olmalarıdır..Şeytan insanı yolundan çıkarmak için insanlığın ilk gününden itibaren tüm çabasıyla çalışmaktadır..Buna inanan ve şeytanı tanrı bilip onun yolunda kurulduğuna inandıkları Paganizm kökenli ve Kabbalah öğretisini pusula alan bir din için yüzyıllardır savaşım halindedir..Tüm kitaplarda kıyamete yakın bir kötülükler sinsilesinden bahsedilir..Ama ne olduğu tam olarak belli değildir..Bir çok insan büyük bir savaşa,başka bir grup afetlere,başka acınası bir grup ise uzaylıların saldırısına falan inanmaktadır..Dünyada sınanma denilen olay şeytan ile tanrı arasında yapacağın seçimdir..Şeytan dünya üzerinde seni zevke boğacak birçok şeyi önüne sereceğini taahüt eder..Tanrı ise sana hep ahir zamandan bahseder..Bunlar çok derin konulardır ama küçük bir giriş yapmak gerekirdi asıl anlatacağım durum için..

        Şeytanın yolunda olan,şeytanı tanrı görüp yüzyıllardır ona sığınan siyonist aileler, çok eski zamanlardaki firavunlar zamanından bu yana dünya ile uğraşır..Ley hatları dünyaya enerji verir dedik ama dünyadaki bu ley hatlarının üzerine neler kurulduğunu gördüğünüzde çok şaşıracaksınızdır.Çünkü inandıkları yeni seküler düzende düşündükleri yeni dini inanç için uğraşan siyonizm yanlıları bu hatlardaki enerjiyi nasıl ve neden kullanmaları gerektiğini çok öncesinde öğrenmişlerdir..Tek tek anlatacağım ama bunlardan önce size dünyadaki yapılanmada iyi enerjiyi ve kötü enerjiyi temsil eden yapılardan bahsedeyim..Mesela iyi ve kötü enerji yayımı için kullanılan yapılardan bahsedelim önce..Bunlar içinde kubbeler piramitler sekizgenler küreler,birbirini geçmiş şekilde ilginç yapılar yani füzyonlar ve obeliskler gibi yapılar ön plana çıkar..Sizin aa ne harika şeyler bunlar dediğiniz bir çok yapı ilahi dinlere karşı şeytanın peşinde koşanların bir ritüel için kurdukları yapılardır..Dev gibi bir bina düşünün o bina çevresindeki tüm enerjiyi emer..Bu bilimsel çalışmalar ile anlamlandırılmıştır..Sanmayın ki binanın şeklinden dolayı iyi veya kötü enerji yayılır..Yukarda saydığım geometrik şekilli yapılar cami sinangog kilise gibi yapılarda veya iyi,güzel düşüncenin bulunduğu insanların ortamındaysa pozitif enerji yayar..İçinde kötülüğün konuşulduğu ortamlarda ise kötü enerjiyi yayar..Kabballah öğretisinde de sürekli yapıların enerjilerinden bahsedildiği bilinir..Siz en yakın örnek Kur'andan birkaç ayet vereyim..

 TEVBE SURESİ / 109 "Onların kalbleri parçalanmadıkça, kurdukları bina kalblerinde bir şüphe olarak sürüp-gidecektir. Allah bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir."

 KEHF SURESİ / 21 "Dediler ki: "Onun için (yüksekçe) bir bina inşa edin de onu çılgınca yanan ateşin içine atın."    

 ZÜMER SURESİ / 20 "Firavun (alayla) dedi ki: "Ey Haman, bana yüksek bir kule bina et; belki o yollara ulaşabilirim,"   

  NEBE' SURESİ / 12 "Yaratmak bakımından siz mi daha güçsünüz yoksa gök mü? (Allah) Onu bina etti. 


      Kendiniz araştırabilirsiniz yapılarla ilgili bir çok ayette firavunların ve şeytanı ilah seçenlerin yapılardaki yarattıkları kötü enerjiyi kullanarak tanrı ile savaşmaya çalışması anlatılmaktadır..Mesela size küçük bir örnek,Dubai'ye gidenler kendilerini alamazlar,ölürler biterler bazı yapılar için..Bunlardan en önemlisi 2009'da açılan 818 metre yükselikteki ve tepelerine koyulan antenlerle 1 km uzunluğuna ulaşan "BURJ KHALIFA"dır..Giden herkes bir kere de olsa uğrayıp gezmiştir..Zaten şehrin heryerinden görünür durumdadır..  

            
      İşte bu yapı Dubai'ye kurulduktan sonra ülkedeki inanılmaz derecede artan sis ve kum fıtınalarını şuan halen bilim adamları dahi araştırmaktadır..Hatta öyle popüler olmuştur ki Görevimiz Tehlike 4 filminde bile bu kullanılmıştır..Filmde çok şiddetli bir kum fırtınası sahnesi Tom Cruise tam Burj Khalifa'dayken oluşmuştur..İçinde kötü enerji oluşması için uğraşan insanların olduğu bu tür yapılar çevresindeki enerjiyi emerler..Mesela yine dünyanın önemli gökdelenlerinden Çin'deki Taiepei 101'de çevrede ki enerjiyi emip kötü enerji yaratılmasın diye bahçe kısmına su çeşmesi ve havuz yaptırılmıştır..

     Biraz daha derine gireyim,dünya üzerinde ley hatlarının kesiştikleri yerlerde bulunan ve iyi enerji yayan yapılardan biri Kabe'dir..Giden hacılar Kabe çevresinde dönme suretiyle yürürler bildiğiniz üzere,yani tavaf ederler..Bunun nedeni iyi enerjiyi bir girdap yaratarak yaymaktır..Şu unutulmamalıdır tüm kitaplarda deccalden bahsedilir kıyametten önce dünyaya geleceğinden..Ne olduğu nasıl geleceği belli değildir ama gelmesi için gerekli olan en önemli olay dünyadaki kötü enerjinin iyi enerjiden daha fazla olmasıdır..Bu sağlandığında bu süreç başlayacaktır..
   Mısır piramitleri, Mayalara ait tapınaklar,Çindeki tapınaklar ve daha onlarcası niyeyse ley hatları üzerinde kurulmuşlardır..Sizce bu bir tesadüf olabilir mi? Şuan dünya üzerinde mimari anlamda da bir enerji yarışı vardır..İyi ve kötü enerjinini yarışı dünya için çok önemlidir..Bu noktalara hakim olmak için her türlü yolu denemektedirler pagan inancı çatısında birleşen siyonist elitler..

       Bu çok derin bir konudur ama dünyada yapılmaya çalışılan mimari tasarımların bazıları insanların daha mutlu olması yada farklı görünüş açısından ilginç binalar yaparak dikkat çekmek,beğeni kazanmak değildir..Akıllardaki planı insanlara makul derecede güzel göstererek uygulamaktır..Bu planlarına karşı sizi uyaran bir çok ilahi uyarı vardır..

       "Sizler ne kadar güçlü ve zengin olduğunuz görünsün diye yüksek yerlere koca binalar kurup, boş şeyle mi uğraşırsınız? "  (Şuarâ, 26/128)

       "Dikkat ediniz, gün gelecek insanlar yüksek bina yapmakta birbirleriyle yarış edecekler." (Buhari, Fiten, 25; Tevrid-i Sarih Tercümesi; 1/58)

        "Görmedin mi Rabb'in Âd kavmine ne yaptı, o yüksek sütunlarla dolu irem'e ne oldu? O ki şehirler içinde onun bir benzeri yaratılmamıştır. " (Fecr, 89/ 6-8)


         İnternetten araştırabileceğiniz bir bilgiyi vereyim size,şuan  siyonistlerin yıkıp Deccalin gelişi için hazırlamak istedikleri bir saray vardır..Tam olarak bu sarayı dünyada Kudüs'ün doğusunda tam olarak Mescid'i Aksa'nın bulunduğu yere dikmek istemektedirler..Kapısında İsrail askerleri beklemektedir ve araştırıyoruz adı altında altı oyularak yıkılması için uğraşılan müslümanlar için çok kutsal bir mabeddir..Hatta bir çok Müslümanı kandırmak için gerçek Mescid'i Aksa olarak hemen yanında bulunan Kubbetu s sahra'yı göstermektedirler..Bu yıkımla bakın Mescid'i Aksa yerinde duruyor yıkılan öbürüydü diyeceklerdi ama iternetin hızla yayılması buna çok büyük engel oldu.. 
       Fotoğrafta da görmüş olduğunuz sağdaki yapı Mescid'i Aksa'dır..Ama dünya haber bültelerinde bu soldaki gibi gösterilmiştir yıllarca..Gerçek Mescid'i Aksa'nın altı ise tamamen oyulmuştur çünkü en büyük hedefleri için onun yıkılması gerekmektedir..Siz sanıyor musunuz bu kadar savaş,insan öldürme,para kavgaları güç göstergeleri ve İsrail'in dünyada o kadar boş toprak varken Kudüs'e inşaa edilmeye çalışılmasının nedeni Petrol veya yeraltı kaynaklarıdır..??? Bunun tek nedeni yeni seküler düzende düşünülen ve insanlara alıştırılmaya çalışılan yeni Pagan kökenli din anlayışının kabul olduğu Büyük Kudüs Devletinin başkent olduğu tek dünya devleti için yapılmasıdır..Amerikanın Büyük Ortadoğu projesi adı altında tüm bölge ülkelerini kandırarak esas amacı için çalışmasıdır..Amerika ve İsrail tamamen Siyonizm ülkeleridir.Sadece güçlü gösterilen ve siyonist aileler tarafından yönetilen piyon ülkelerdir..Amaçlarına ulaştıklarında kendilerinide feshederek "Büyük Kudüs Devleti" olarak birleşeceklerdir..

         İsrailoğullarının kendilerine yahudi tanrısı Yehova tarafından vadedildiklerine inandıkları toprakların yani "arz-ı mev üd" sınırlarıdır altta verdiğim harita..
           
         Şuan dünyadaki en sert savaşların burda olması ne kadar manidar dimi? Ama bunun nedeni Yehova'ya inanan yahudiler değildir..Bunun nedeni Siyonist kesimin bu teoriyi kullanarak dünyadaki din sistemini değiştirip tek dünya devletini getirmek istemesidir amaç..Bakın İsrail devleti ilk kurulduğundaki topraklara ve şuan ki topraklarına..Bu harita boşa yapılmadı uzun bir sürece yayılarak yapılmak istenen tablo budur..                                               
       Faklı bir yerden son kısımlarımı yazayım yazımın..Onların bu planları için destek olan herkese onur ödülleri dağıtırlar mesela..Hani birçoğunuzun kahvelerine ölüp bittiği Starbucks firmasının sahibi Howard Mark Schultz'dur..Bu arkadaşımıza İsrail'in kuruluşunun 50.yılında "Siyonist Dostu" ödülü verilmiştir..Nedeni açıklanmadı ama ben söyleyebilirim..Starbucks ilkesi gereği Anti Semitistler ve Radikal Müslümanlar'la savaşmak için mali destek vermektedir ayrıca siyon örgütlere Avrupa ve Amerika'da gerekli nakit akışı için paralar dağıtmaktadır..Starbucks kelime anlamı ise Star bildiğiniz "yıldız" demektir ama bucks kelimesi argoda "papel,para" anlamındadır..Ayrık olmayıp birleşik olmasının nedeni de "yıldıza paralar" anlamında olmasıdır..Yıldızın neyi temsil ettiğini anlatmamın gereği yoktur artık..En büyük amaçlarından biriside insan sağlığı ile hormonlar vasıtasıyla oynamaktır..Kendi şiket yetkilisi beş sene önce yaptığı açıklamada "kanserojen olan bazı kimyasallar enjekte edilen ineklerden alınan sütleri artık kullanmayacağız" açıklaması yapmıştır..Bunların hepsi planlı bir oyunun parçalarıdır..Dünyada siyon gıda patrolarının amaçlarından biridir insanlığı koyun sürüleri halinde uyutmak ve onları kontrol etmek bu yüzden gıda ile oynanmaktadır..Bu yüzden Burger K.,Mc Donalds ve Starrbucks gibi kurumlar dünyada anlamsız bir hızla çoğalmıştır..Bu yüzdende siyon dostu ödülü almaları normaldir..
     Neyse ya yeter bu kadar yazmayacağım anlayan anlıyordur zaten..Her an görüyorum Starbucksları tıka basa dolu..Herkes dünyevi zevkleri seviyor bu ülkede,onların kölesi olmuş durumda o yüzden bir kişiyi bile kurtarırsak yeter bize diye bakıyoruz artık

http://argentowannaspeak.blogspot.com.tr/2012/12/ley-hatlar-siyonizmin-enerji-oyunlar-ve.html
/* -----Bitiş-----*/